Yüzyıllar Boyu Taşlanmış Antik Mezar: Abşalom’un Mezarı

Abşalom’un Mezarı, İsrail’in Zeytin Dağı’nın eteklerindeki Kidron Vadisi’nde yer alan bir kaya mezarıdır. Mezar, binlercesinin bulunduğu büyük bir kabristanda yer almaktadır. 

Abşalom’un Mezarı, Kudüs geleneğinde Davud’un asi oğlu Abşalom’un gömütü olarak tanımlanmıştır. 

Mezar, İkinci Tapınak Dönemi’nin sonunda Helenistik tarzda inşa edilmiş ve o dönemde Kudüs Yahudileri üzerindeki yabancı kültürün etkisini göstermektedir.

Abşalom’un Mezarı’nın Yapısı ve Özellikleri

Abşalom’un Mezarı, yirmi iki metre yüksekliğindedir. Mezarın alt kısmı kayaya oyulmuş, sütunlarla süslenmiştir. Üst kısmı ise kesme taştan yapılmıştır. Bu şekilde olması, toprağa gömülü beden ile kişinin ruhu arasındaki sembolize etmektedir. Anıtın tasarımına dayanarak; Mezarın beden için olduğu, üst kısmının ise ruhu temsil ettiği tahmin edilmektedir. Bu varsayımla, Yunan steline benzer yapıdaki Abşalom’un mezar anıtı da onun ruhunu temsil etmektedir.

Abşalom’un Mezarı, doğal kayaya oyulmuş dikkat çekici bir anıttır. Anıtsal mezar zarif bir tasarıma sahiptir. Abşalom’un Mezarı, Kudüs’ün önemli sembolik yapılarından ve kutsal topraklardaki antik mimarinin en iyi örneklerinden biridir. Mezarın alt kısmı kare kaide, üst kısmı 3 metre yuvarlak tamburdur. Üst kısmı, kayadan tamamen ayrı olarak yükselen koni benzeri bir yapıdır. Kare alt bölümün içinde, halka açık olmayan iki odalı küçük bir mezar alanı bulunmaktadır. Bu tasarım MS birinci yüzyıl yapılarına atfedilmekte ve bu sebeple Abşalom’un yaşadığı dönemden daha sonraki zamanlarda inşa edilmiş olabileceği düşünülmektedir.

Abşalom’un Mezarı’nın iç bölümündeki üst kısım genel olarak oyuk haldedir. Güney tarafında küçük bir kemerli giriş bulunmaktadır. Bu girişin içinden bir merdiven alt bölümden oyulmuş olan mezar odasına inmektedir. Odanın iki tarafında arkosolium mezarları ve küçük bir mezar nişi bulunmaktadır. Arkeologlar tarafından yapılan araştırmalarda mezar boş bulunmuştur.

Abşalom’un Mezarı’nın Arkasında Yatan Tarih

Abşalom, üçüncü İsrail kralı ve din büyüğü Karal Davut’un üçüncü ve en sevdiği oğlu olarak bilinmektedir. Abşalom, babası Davut’a karşı bir isyan başlatmıştır. Fakat Kral Davut kendi etine ve kanına karşı savaşmak istememiştir. Bu nedenle, generali Yoab’dan isyanı bastırmasını ama oğlunu öldürmemesini istemiştir. Yoab isyanı bastırmayı başarmış fakat Abşalom’u da öldürmüştür.

Kutsal kitapta, Abşalom’un uzun ve güzel saçları olduğundan ve Abşalom’un saçlarıyla gurur duyduğundan bahsedilmektedir. Ancak hikayeye göre, güzel saçları onun ölümüne yol açmıştır. Abşalom, bir eşek üzerinde kaçarken saçları büyük bir ağacın dalları arasına sıkışmış ve böylece Yoab tarafından yakalanıp öldürülmüştür. Abşalom’un ihanetine rağmen, Kral Davut sevgili oğlunun ölümüne çok üzülmüş ve yasını tutmuştur.

Abşalom, "Adımın anısını yaşatacak bir oğlum yok" diyerek Kral Vadisi’ne kendisi için bir anıt sütunu inşa ettirmiş ve kendi adını vermiştir. Kral Vadisi’nin Kidron Vadisi’nin yerleşkesine denk geldiği düşünüldüğü için mezarın Abşalom ile ilişkilendirilmesinin nedeni de budur. Fakat Abşalom’un Mezarı’nın MS birinci yüzyılda İkinci Tapınak Dönemi’nde Abşalom’un ölümünden bin yıl sonra inşa edildiği düşünülmektedir. Mezarın kime ait olduğu hala bilinmemektedir ve bu görkemli makber gizemini korumaktadır.

Yüzyıllar boyunca Abşalom’un Mezarı’nın neredeyse tamamı taşlarla kaplanmıştır. Her dinden Kudüs’ü ziyarete gelenler, babasına ihanet eden oğlunun mezarına taş atarlarmış. Kudüs sakinleri, itaatsiz çocuklara ne olacağı konusunda çocuklarını uyarmak için onları mezara götürür ve taşlarlarmış. Abşalom’un Mezarı, 1924’te arkeologlar tarafından yeniden keşfedilip temizlenmiştir.

Abşalom’un Mezarı’nın Etrafındaki Önemli Kabirler

Abşalom’un Mezarı’nın 50 metre güneyinde, Hezir Oğulları Mezarı yer almaktadır. Tarihte, Kral Davut’un zamanında hizmet etmiş Hezir adında bir rahipten bahsedilmektedir. Bu mezarın Bene Hezir rahip ailesine ait olduğu düşünülmektedir. Mezarın üzerinde İbranice bir yazıt bulunmaktadır. Yazıtta şöyle yazmaktadır: "Bu, Oved oğlu Yusuf’un oğulları Alexander, Hanniah, Yo’ezer, Yahuda, Simun, Yohanan’ın mezarı ve anıtıdır." Mezarı destekleyen zarif bir görünüme sahip iki Yunan dor sütunu bulunmaktadır.

Abşalom’un Mezarı’nın birkaç metre güneyinde Zekeriya’nın Mezarı yer almaktadır. Zekeriya, MÖ dokuzuncu yüzyılda Birinci Tapınak döneminde yaşamış rahip Yehoyada’nın oğludur. Yahudi geleneğinde Zekeriya, Tanrı’nın mesajlarını ileten bir rahip ve peygamberdir. Kutsal kitapta, Zekeriya’nın tapınakta taşlanarak öldürüldüğünden bahsedilmektedir.

Zekeriya’nın Mezarı, doğal bir kayaya oyulmuş dikkat çekici bir anıttır. Alt kısmı küp şeklindedir. Her iki tarafı iyonik sütunlarla süslenmiştir. Mezarın üstü piramit şeklindedir. Mezarın ön cephesinin alt kısmında bir delik bulunmaktadır ve merdivenlerle bir iç odaya açılmaktadır.

Abşalom’un Mezarı’nın hemen solunda dokuz odalı iyi korunmuş oyma taşlı bir yeraltı mezarlığı bulunmaktadır. Bu yeraltı mezarlığına Yehoşafat Mağarası denilmektedir. Yehoşafat kelimesi İbranicede ’Tanrı Yargısı’ anlamına gelmektedir. Kıyamet Günü alametlerinin burada gerçekleşeceğine inanılmaktadır. Yahudi dinine göre, tüm uluslar kıyamet günü burada yargılanacaklardır.

Mağarada, mezar höyükleri, mezar arkosoliumları ve lahitlerin bulunduğu odalar bulunmaktadır. Abşalom’un Mezarı’nı çevreleyen yontulmuş geçidin köşesinde mağaraya giden muhteşem bir şekilde yontulmuş ve oymalarla süslenmiş bir cephe vardır. Yehoşafat Mağarası’nın en dikkat çekici yanı girişinin üzerindeki etkileyici frizdir.

Abşalom’un Mezarı ile İlgili Efsane

Yerel bir efaneye göre, Abşalom’un Mezarı’nın üzerindeki konik yapının ucunda bir el figürü bulunuyormuş. Napolyon’un mezara bir havan attığı ve konik çatıdaki el şeklini yıktığı düşünülmekteymiş. Ancak Napolyon, kutsal topraklardaki seferi sırasında Kudüs’e hiç ulaşamamıştır. Aslında anıtın tepesi hiç kırık değildir, daha çok lotus çiçeğini andıracak şekilde oyulmuştur.

Abşalom’un Mezarı’nda Büyüleyici Bir Deneyim

Keşfedilmeyi bekleyen antik hazinelerle dolu bir alanda bulunan Abşalom’un Mezarı’nın etrafında bir konuk çadırı yer almaktadır. Abşalom’un Mezarı’nı ziyaret edecekler bu çadırda rahatlatıcı müzikler ile birlikte kahve, çay ve diğer içeceklerin tadını çıkarabilmektedirler. Abşalom’un Mezarı tüm saatlerde ziyaret edilebilmektedir ve halka açıktır. Çadır ise 09.00 - 17.00 saatleri arasında açıktır. Ayrıca gezi esnasında ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri, tuvaletler ve soğuk/sıcak içeceklerin bulunduğu bir snack bar bulunmaktadır.