Paris’in Kültür Sanat Semti: St-Germain-des-Près

Saint-Germain-des-Prés, Fransa’nın Paris şehrinde bulunan popüler ve ünlü bir semttir. Semt, adını 8. yüzyılda kurulan eski Benedictine manastırından almaktadır. Paris’in 6. bölgesinde, Sol Sahil’de yer alan kafeleri, 1950’ler ve 1960’larda Sol Şeria aydınları ve sanatçılarının buluşma yeri olmasıyla tanınmaktadır. Bugün, aynı isimli kilisenin antik çan kulesi, hareketli semti izleyen konumu ile dikkatleri çekmektedir.

Saint-Germain-des-Prés’in İlgi Çekici Tarihi

Saint Germain des Pres mahallesi, adını Clovis’in ilk oğlu Childebert tarafından 543 yılında kurulan Sainte Vincent manastırından almaktadır. Manastır, 7. yüzyılda Saint Germain des Pres kilisesi olarak yeniden adlandırılmıştır. Paris’in bu semti, 19. yüzyılda Racine, Balzac veya George Sand gibi ünlü yazarların yanı sıra ressamlar, Delacroix veya manet gibi oyuncuların da buluşma noktası haline gelmiştir. 20. yüzyılda Les deux Magots, le Flore veya la Brasserie Lipp gibi edebi kafeler açılmaya başlamıştır. İkinci Dünya Savaşı sırasında ziyaretçiler içim sokağa çıkma yasağı çıkınca bu kafeler yerlerini alışveriş merkezlerine bırakmıştır. 

Saint-Germain-des-Prés’te sonraki dönemlerde tiyatroların genişlemesi ve Samuel Beckett, Jean Cocteau’nun temsilleri ile semt sanat ve kültür açısından referans olmaya başlamıştır. Ayrıca bunda Picasso gibi diğer sanatçıların, Leo Ferre, Charles Aznavour, Charles Trenet gibi şarkıcıların sahne alması da rol oynamıştır. Caz müziği, Saint Germain des Pres’i ele geçirmiştir. Caz bugün de semtte duyulan en baskın müzik türü olmaya devam etmektedir.

Sanat ve kültürden sonra moda dünyası, butiklerini bu ünlü Saint-Germain-des-Prés

Semtinde açabilmek için birbiri ile yarışmaya başlamıştır. 60’lı yıllarda Yves Saint Laurent ve Sonya Rykiel gibi ünlü büyük lüks markalar, Saint Germain sokaklarında mağazalarını açmıştır. Louis Vuitton, Christian Dior, Cartier, Hermes veya Ralph Lauren gibi birçok ünlü marka bugün semtin sokaklarında yer edinmek için birbirleriyle rekabet etmektedir. 

Saint-Germain-des-Prés’de Bulunan Cazibe Merkezleri

Saint-Germain-des-Prés, Paris’in en eski Katolik tapınağı olan ve semte adını veren kiliseye ev sahipliği yapmaktadır. Bunun dışında Neo-Klasik Saint-Sulpice Kilisesi, Institut de France, Senato (Lüksemburg Sarayı) ve Paris’in ünlü simge yapıları da bu semtte yer almaktadır. Kiliseden çok uzakta olmayan Place ve Saint-Germain Bulvarı üzerinde, Les Deux Magots ve Café de Flore, 20. yüzyılın Paris edebiyat ve sanat dünyasının düzenli buluşma noktası olarak bilinmektedir. 

Muhteşem mozaikler ve duvar resimleriyle süslenmiş Brasserie Lipp eskiden olduğu gibi şimdi de ziyaretçilerin Saint-Germain-des-Prés’de uğrak yeridir. Bu yer daha sonra ünlü müşterilerinin onuruna kendi edebiyat ödüllerini başlatmıştır. Saint-Germain’deki Musée Delacroix, 1929’da Société des Amis d’Eugène Delacroix apartmanın yıkılmasını önlemek için savaştıktan sonra Fransız hükümetine bağışlanmış ve ulusal bir müze oluştur. St-Germain-des-Près yılın her zamanı, ziyaretçilere farklı bir atmosfer sunmaktadır. Semt 7/24 ücretsiz olarak ziyaret edilebilmektedir.