Sıradağlarla Çevrili Mexico City Hakkında Bilgiler

Mexico City hakkında her şey ziyaretçilerini kendisine hayran bırakmaktadır. Dünyanın en zengin ve en etkileyici şehirlerinden biri olan Mexico City, günümüzde dünyanın pek çok yerinden milyonlarca turistin akın ettiği büyük bir popülariteye sahiptir. Oldukça zengin bir kültürel mirasa da sahip olan kentin tarihi ise oldukça eski zamanlara dayanmaktadır.

Aztekler tarafından kurulan Mexico City, içerisinde sayısız tarihi yapı, müze, park ve meydan barındırmaktadır. Bölgedeki en meşhur yapılardan biri ise Chapultepec Kalesi'dir. Meksiko Metropol Katedrali, Ulusal Saray, Guadalupe Meryem Ana Bazilikası, Frida Kahlo Müzesi ve Ulusal Antropoloji Müzesi de kentin öne çıkan cazibe merkezleri arasındadır. Bu sebeple tüm Mexico City ziyaretçilerinin bahsi geçen yerleri ziyaret etmeleri önerilmektedir. Mexico City ile ilgili bilgiler arasında kentin Latin Amerika'nın en eski ve en büyük parklarından birine sahip olduğu yer almaktadır. Chapultepec ya da Chapultepec Ormanı olarak isimlendirilen bu alan, yemyeşil atmosferi ve içerisinde bulunan sayısız aktivite imkanı ile göz kamaştırmaktadır. Paseo de la Reforma isimli cadde de Mexico City'nin ana merkezi olarak kabul edilmekte ve şehrin dinamik ruhunu en güzel haliyle yansıtmaktadır.

Mexico City'nin Tarihi

Kültürel ve finansal anlamda dünyanın en önemli merkezlerinden biri olarak kabul edilen Mexico City, Meksika'nın en büyük şehri ve aynı zamanda başkentidir. Günümüzde eşsiz dünyası ile milyonlarca turistin akın ettiği bu kentin tarihi ise oldukça eski zamanlara dayanmaktadır. Öyle ki bölgede yapılan çalışmalar ile Amerika'da keşfedilen en eski insan kalıntısı olan "Peñon Kadını" bulunmuştur.

Kentin kuruluşu 1325 yılında Tenochtitlan adıyla gerçekleşmiştir. Efsaneye göre Azteklerin Huitzilopochtli isimli tanrısı, insanlara evlerini inşa edecekleri yeri göstererek bu şehrin kurulmasına öncü olmuştur. Kurulduğu günden 1521 yılına kadar hızla gelişen ve güçlenen Tenochtitlan, Meksika Vadisi üzerindeki diğer şehir devletleri üzerinde de hakimiyet kurmayı başarmıştır. Bahsi geçen tarihte ise bölge İspanyollar tarafından kuşatılmış ve Yeni İspanya'nın başkenti olmuştur. 1800'lü yılların başlarında gerçekleşen Meksika Bağımsızlık Savaşı ile de kent, 27 Eylül 1821 tarihine gelindiğinde bağımsız bir bölge haline gelmiştir.

Her geçen gün daha da hızlı gelişen Mexico City, sinema sektörünün de bir numaralı merkezlerinden birisi olarak kabul edilmektedir. Yedi Silahşörler, Frida ve son dönemlere büyük damga vurmuş Roma gibi pek çok filmin Mexico City'de çekilmiş olması da bunu kanıtlar niteliktedir. Ayrıca Frida Kahlo gibi sanat tarihini etkilemiş pek çok isim de bu topraklarda doğmuştur.

Mexico City Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Sıradağlarla çevrili bir yerde konumlanan Mexico City, Meksika'nın en büyük şehri ve aynı zamanda başkentidir. Günümüzde milyonlarca turisti ağırlayan bu kentin en belirgin özellikleri arasında ise köklü geçmişi, eşsiz kültürü, her biri mimari şaheser sayılan yapıları, seçkin müzeleri, canlı meydan ve sokakları yer almaktadır. Bölgedeki en tanınmış cazibe merkezlerinden biri ise Palacio de Bellas Artes yani Güzel Sanatlar Sarayı'dır. Dünyaca ünlü etkinliklere ev sahipliği yapmış olan bu saray, görkemli yapısı ile göz doldurmakta ve Mexico City denilince ilk akla gelenlerden olmaktadır.

Meksiko Metropol Katedrali, Mexico City’ye gidenlerin mutlaka görmeleri gereken yapıların başında gelmektedir. Bu katedral batı yarımkürenin en büyük ve en eski kiliselerinden birisi olarak dikkat çekmektedir. Bunun yanı sıra Palacio Nacional yani Ulusal Saray, Guadalupe Meryem Ana Bazilikası, Chapultepec Kalesi, Üç Kültür Meydanı ve Santiago de Tlatelolco isimli yerler de Mexico'nun en meşhur tarihi yapılarından diğerleridir.

Mexico City sahip olduğu muhteşem müzelerle öne çıkmaktadır. Bu anlamda da Frida Kahlo Müzesi, Ulusal Antropoloji Müzesi, Tamayo Çağdaş Sanat Müzesi ve Soumaya Müzesi öne çıkmaktadır.

Mexico City'ye Gideceklere Tavsiyeler

Meksika'nın en ünlü lokasyonu Mexico City, zengin tarihi ve bu tarihine tanıklık etmiş yapıları ile ünlü bir lokasyondur. Özellikle Chapultepec Kalesi bölgedeki en meşhur yapılar arasında başı çekmektedir. Kale ayrıca kentin baş döndüren panoramik manzarasını sunması açısından da turistlerin ilgi odağı olmaktadır. Bu sebeple tüm Mexico City ziyaretçilerine bu kaleyi görmeleri ve muhteşem manzaranın tadını çıkarmaları tavsiye edilmektedir.

Palacio de Bellas Artes yani Güzel Sanatlar Sarayı, Ulusal Saray, Guadalupe Meryem Ana Bazilikası, Üç Kültür Meydanı ve Santiago de Tlatelolco gibi yerler de kentteki tüm turistlerin ziyaret etmeleri önerilen mekânlar arasında yer almaktadır. Ziyaretçilere ayrıca Frida Kahlo Müzesi, Ulusal Antropoloji Müzesi, Tamayo Çağdaş Sanat Müzesi, Soumaya Müzesi ve Luis Barragán'ın Evi ve Stüdyosu gibi Mexico City'nin kültürel ve sanatsal mirasının en güzide eserlerini barındıran müzeleri de görmeleri tavsiye edilmektedir.

Mexico City tarihi ve kültürel cazibe merkezlerinin yanı sıra birbirinden güzel park ve meydanlarıyla da ünlüdür. Bölgedeki en meşhur parklardan biri ise Chapultepec Ormanı'dır. Batı Yarımkürenin en büyük parklarından biri olan Chapultepec; dokuz adet müze, Mexico City Hayvanat Bahçesi, iki göl, tema park ve daha sayısız güzelliği bünyesinde barındırmaktadır. Yemyeşil görüntüsü ile herkese huzur veren bu parkta ziyaretçiler diledikleri mekânı keşfedebilmekte, bisiklet kiralayabilmekte ve tekne turu yapabilmektedir. Bunun yanı sıra kentin en meşhur caddesi olan Paseo de la Reforma da görülmeye değerdir. Turistler bu caddede birbirinden güzel restoran, kafe ve mağazaları ziyaret ederek Mexico City'nin canlı hayatının tadını doyasıya çıkarabilmektedir.

Mexico City'ye Giderken Alınması Gerekenler

• Dünyanın en popüler şehirlerinden biri olan Mexico City, sayısız cazibe merkezine sahip capcanlı bir şehirdir. Her köşesinde ayrı bir güzellik barındıran bu kenti ziyaret edecek her turistin seyahat çantasına eklemesi gereken ilk eşya ise elbette ki rahat ayakkabılardır. Ayakkabıların su geçirmez özellikte olması ise her türlü hava durumuna karşı önlem sağması açısından önemli bir ayrıntıdır.
• Kıyafet önerileri turistlerin kenti hangi mevsimde ziyaret edeceğine bağlı olarak değişse de ziyaretçiler her hava koşulunu göz önünde bulundurarak farklı kalınlıklarda kıyafetlerini yanlarında getirmelidir.
• Ayrıca şal gibi parçaların hem sıcak hem de soğuk havalarda koruma sağladığı da unutulmamalıdır.
• Tüm bunların dışında güneş kremi, sinek savar, hafif bir sırt çantası, boyun cüzdanı ve rüzgar geçirmez bir şemsiye de Mexico City ziyaretlerinin kalitesini arttıran ürünlerdendir.
• Ayrıca Mexico City'de çeşmeden su içmek çok fazla önerilmemektedir. Bu sebeple tasarruf etmek isteyen ziyaretçiler filtreli su şişelerini yanlarında getirerek bu durumun önüne geçebilirler.

Mexico City Hakkında İlginç Bilgiler

Dünyanın en meşhur şehirlerinden biri olan Mexico City, hakkında bilinmeyenlerle tüm ziyaretçilerini şaşırtmayı başarmaktadır. Mexico City, Meksika'nın en büyük şehri ve aynı zamanda da başkentidir. 1485 kilometrekarelik bir alana yayılan bu kent, Latin Amerika'nın en kalabalık lokasyonudur. 2240 metrelik bir rakıma sahip olan Mexico City, sayısız cazibe merkezine sahiptir. Bölgedeki en meşhur yerlerden biri ise Latin Amerika'nın en eski ve en büyük parklarından biri olan Chapultepec Ormanı'dır. Bu orman 686 hektardan fazla büyüklüğü ile yaklaşık olarak Central Park'ın iki katı büyüklüğündedir.

Ulusal Saray ve Metropolitan Katedrali de Mexico City'nin en popüler mekânları arasında öne çıkan cazibe merkezlerindendir. Bu yapılar Zocalo isimli meydanda bulunmaktadır.

Zocalo, Mexico City'nin tarihi merkezidir ve UNESCO Dünya Miras Alanı olarak kabul edilmektedir. 57.600 metrekarelik büyüklüğü ile Zocalo, dünyanın en büyük meydanlarından birisidir.

Mexico City dünyanın en kalabalık metropollerinden de birisidir. İçerisinde yüzlerce saray ve müze barındıran bu büyük cazibe merkezi gelişmiş turizmi ile dünyanın en zengin şehirlerinden birisidir. Kentin tarihi ise oldukça eski zamanlara dayanmaktadır. Aztekler tarafından Tenochtitlán adı ile kurulan bu şehir, bir gölün üzerine inşa edilmiştir. Bu sebeple Mexico City'nin her yıl bir miktar battığı söylenmektedir.