Başkentin Doğa Kaçamağı ve Kültürün Birleşimi: Cinquantenaire Parkı

Belçika’nın Brüksel şehrinde bulunan Cinquantenaire, başkentin en görkemli parklarından biridir. Cinquantenaire Parkı güzelliğiyle ünlü olmasının yanı sıra tarihi ve kültürel özellikleri bir arada barındırmasıyla da dikkat çekmektedir.

Cinquantenaire Parkı Hakkında Az Bilinenler

Cinquantenaire Parkı, başkentteki müzeleri, sanat eserlerini, anıtları ve bahçeleri bir araya getiren tek park olarak oldukça popülerdir. Fransız tarzında yapılan parkta, büyük üç kemerli görkemli bir yapı dikkatleri çekmektedir. Görkemli parkın geçmişi, Kral II. Leopold’un saltanat dönemine kadar uzanmaktadır. Kral II. Leopold, Brüksel’i Paris ile eşit düzeyde prestijli bir şehir hale getirmeyi amaçlamıştır. Cinquantenaire Parkı 1880 yılında, Belçika’nın bağımsızlığının 50. yılı onuruna bu amaçla inşa edilmiştir.

Cinquantenaire Parkı’ndaki merkez anıtın inşası 30 yıl boyunca devam etmiştir. Anıt 2 mimarın gayretleri sonucu son halini almıştır. Ayrıca günümüzde Fransız stili üç kemerli görkemli yapının eskiden tek kemerden oluştuğu bilinmektedir.

Cinquantenaire Parkı aynı zamanda Brüksel bölgesindeki en eski camiye ev sahipliği yapmaktadır. Parkta 3 müze, 13 heykel ve 4 anıt bulunmaktadır. Sanat ve Tarih Müzesi’nde 600.000’den fazla eser görülebilmektedir.

Görme konusunda özel gereksinimi olan bireyler için dokunarak sanatı deneyimleyebilecekleri özel bir alan ayrılmıştır. Cinquantenaire Parkı’ndaki doğal güzelliklere odaklanmak isteyen ziyaretçiler, özel ağaçları içerisinde barındıran parkta gezebilmektedir.