Nefes Kesici Doğasıyla Zakynthos Adası Hakkında Bilgiler

Zakynthos, Yunanistan’ın İyon Adalar grubunun en büyüklerindendir. 35.000’den fazla insanın yaşadığı, yürüyerek keşfedilebilen turistik bir lokasyondur. Ada ile ilgili bilgilerin en öne çıkanı, kendine ait belediyesi olan tek Yunanistan adası olmasıdır. Zakynthos Adası, bembeyaz sahillere ve turkuaz sulara sahiptir. Ilıman Akdeniz iklimine sahip olduğu için yılın büyük bir bölümünde turistleri kendine çekmektedir.

Tarih öncesi yıllardan bu yana birden çok medeniyetin hükümdarlığına giren Zakynthos, uzun süre Venedik Cumhuriyeti himayesinde kalmıştır. Venediklilerin tabiriyle ‘Doğu’nun Çiçeği’ olan Zakynthos, mitolojik hikayelere dahi konu olacak eşsiz bir doğal güzelliğe sahiptir. Mavi Mağaralar olarak adlandırılan, denizin renginin yansıdığı koyları; Yunanistan’ın en çok fotoğraflanan plajı olan Navagio Plajı, şahit olduğu tüm işgaller ve yaşadığı büyük depreme rağmen sahip çıktığı tarihiyle göz kamaştıran Zakynthos’un mutlaka ziyaret edilmesi önerilmektedir. Kaplumbağa Adası olarak da bilinen Zakynthos, güneyinde caretta caretta cinsi kaplumbağaların üremesi nedeniyle uluslararası anlamda ilgi odağı haline gelmiştir.

Zakynthos hakkında söylenebileceklerin bir diğeri de, organik ürünler konusunda adeta bir cennet olmasıdır. Zante isimli tek bir kasabaya sahip olan Zakynthos’ta, bu kasabaya bağlı 44 adet köy bulunmaktadır. Ada, bu küçük köylerdeki geleneksel ve organik lezzetleri denemek isteyen milyonlarca ziyaretçinin ilgisini çekmektedir.

Zakintos Adası'nın Tarihi

Zakynthos Adası, İyon Adalar topluluğundandır. Antik Yunan’dan bu yana birden fazla medeniyete ev sahipliği yapan Zakynthos köklü bir kültür ve sanat tarihine sahiptir.

Zakynthos’un, Venediklilerin tabiriyle Doğu’nun Çiçeği, Neolitik Çağ’dan beri var olduğu arkeolojik kazılarla kanıtlanmıştır. Adanın kuruluşundan, ilk kez İlyada ve Odyssea’da bahsedilmiştir. Homeros, Truva Kralı Dardanos’un oğlu Zakynthos ve adamlarının adaya ilk yerleşenler olduğunu belirtmektedir. Ada Kefalonya, Lacedaemon, Makedon hükümdarlıklarından sonra Romalılar tarafından işgal edilmiştir. Bu son hakimiyet, Zakynthos’ta köklü değişimlere kapı açmıştır. Roma yasalarına göre düzenlenen ada, bir süre sonra, bazı şartlarla özerklik kazanmıştır. Kendi yasasına, para birimine ve belediyelerine sahip olan Zakynthos, Roma döneminde ekonomik ve kültürel anlamda oldukça gelişmiştir.

M.S. 34 civarında Zakynthos, diğer İyon Adaları’yla birlikte Venedik ve Frank egemenliğine girmiştir. 15. yüzyılda, Yunanistan’ın geri kalanı Türk egemenliği altına girerken, İyon Adaları Venediklilerin hakimiyetinde kalmıştır. 1700’lerin sonunda Fransız Cumhuriyetçiler adadaki sorunları çözme sözü vererek yönetime geçmişler ama bu dönem de uzun sürmemiştir. Zakynthos, son olarak diğer İyon Adaları’yla birlikte 1864’te Yunanistan’a katılmıştır. Adanın modern tarihine damga vuran, 1953’te meydana gelen büyük deprem sonrası Zakynthos yeniden yapılanmıştır.

Zakintos Adası Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Zakynthos Adası’nın en belirgin özellikleri arasında adeta küllerinden yeniden doğuş hikayesi olan tarihi dikkat çekmektedir. Adanın merkezi olan Zante Kasabası, 1953’teki büyük depremden sonra geleneksel Venedik tarzından yeniden inşa edilmiştir. Birden çok medeniyetin yaşam izlerini taşıyan kasaba, tarihi değerlerini aslına uygun yenilerken, öte yandan şehri de modernleştirmiştir. Yerel halkın en popüler toplanma yeri olan Solomon Meydanı, bu ikiliğin uyumunu gözlemlemek için en uygun yerdir.

Zakynthos denilince akla ilk gelenlerden biri nesli tükenmekte olan deniz kaplumbağalarına ev sahipliği yapmasıdır. 

Ziyaretçiler, sahillerde özgürce dolaşan karetta karettalarla bir tatil geçirebilmektedirler. Bu sahillerden biri olan Navagio Plajı, adanın adeta simgesidir. Uçsuz bucaksız beyaz çakıllı plaj, berrak turkuaz sularıyla dünyanın en çok fotoğrafı çekilen plajlarından biridir. Sadece tekneyle ulaşılabilen Navagio Plajı, Panagiotis adlı bir geminin plajın sığ sularında arıza yapıp mahsur kalması nedeniyle, Gemi Enkazı Plajı olarak da anılmaktadır. Bu hikaye ve halen Navagio’da bulunan gemi enkazı, plajı ilgi merkezi haline getirmektedir.

Zakynthos’un en popüler lokasyonlarından bir diğeri de büyüleyici Mavi Mağaralar’dır. Adadaki çeşitli koyların beyaz duvarlarına yansıyan denizin farklı tonları nedeniyle, dünyanın başka hiçbir yerinde görülmeyen eşsiz bir atmosfer ortaya çıkmaktadır. Adada, Mavi Mağaralar’a giden pek çok tekne turu düzenlenmekte ve bu mağaralar, Zakynthos’un ikonik lokasyonlarıdır.

Zakintos Adası'na Gideceklere Tavsiyeler

Doğal güzelliği korunmuş plajları ve milattan önceki yıllara dayanan köklü tarihini aynı potada birleştiren Zakynthos Adası’nda Mavi Mağaralar mutlaka görülmesi gereken yerler listesinin başında yer almaktadır. Zemini camdan olan teknelerle yapılabilen bu turlarda, Zakynthos’un sığ ve kristal berraklığındaki sularında doğal deniz yaşamını ve mavinin her tonunu görmek mümkündür. Adanın en ünlü plajı olan Navagio ise görülmeden dönülürse pişman olunacak kadar ününü hak eden bir lokasyondur. Gemi Enkazı Plajı olarak da bilinen bu doğa harikası yer, Yunanistan’ın en çok fotoğraflanan yerlerinden biridir.

Zakynthos’un tarihine daha yakından şahit olmak isteyenlerin güzergahında Bizans kilisesi Anafonitria, Panagia Skopiotissa Manastırı, Agios Dionysios Kilisesi, Venedik Kalesi, Solomos Müzesi ve Zakynthos Müzesi mutlaka yer almalıdır. Adanın kültürel ve doğal güzelliklerinin tadını çıkardıktan sonra ziyaretçiler, Keri Kayalıkları’ndaki deniz fenerinin yanında Yunan mutfağının en güzel örneklerini bulmaktadırlar. Akşam yemeğinden sonra adanın merkezi olan Zakynthos Kasabası’ndaki gece eğlencelerinin tadını çıkarmadan tatil sonlandırılmamalıdır.

Zakynthos Adası’nda başta zeytinyağı olmak üzere organik ürün satışı çok yaygındır. Logothetis Organik Çiftliği’nde zeytinyağı sıkımına tanıklık ederken, diğer yandan portakal ya da limon gibi aromalarla zenginleştirilmiş zeytinyağlarından tadım yapabilirsiniz. Muhteşem manzara eşliğinde deniz ürünlerinin tadını çıkarabileceğiniz sayısız kaliteli restoran da kesinlikle pas geçilmemelidir.

Zakintos Adası'na Giderken Alınması Gerekenler

Zakynthos Adası, İyon Adaları’nın en küçüğü değilse bile, oldukça küçük bir adadır. Ancak adayı yürüyerek keşfetmek isteyen ziyaretçiler, yanında mutlaka iyi bir yürüyüş ayakkabısı bulundurmalıdır. Sandalet ya da terlikle, toprak ve taşlık arazilerde yürümek kolay olmayacaktır. Zakynthos’ta toplu taşıma çok yaygın olmamakla beraber, adanın her yerine de ulaşım bulunmamaktadır. Bu nedenle kendi arabanızla gelmediyseniz dahi, yanınızda yine de ehliyetinizin bulunmasına dikkat etmelisiniz. Çünkü adada araba kiralamak yaygın olmakla birlikte, taksiyle ulaşımdan çok daha uygun fiyatlıdır.

Bu büyüleyici adanın en öne çıkan lokasyonları turkuaz denizli plajları olduğu için, ziyaretçiler zamanının büyük çoğunluğunu plajda geçirmektedir. Turistler mayo, plaj havlusu gibi ihtiyaçlarının yanı sıra yanlarında bir fotoğraf makinesi ya da kamerası olan bir telefon bulundurmalıdır. Çünkü bu eşsiz plajların, dünyanın en çok fotoğraflanan plajlarından olmalarının haklı gerekçeleri vardır. Teknenin cam zemininden bakıştığınız kaplumbağayı fotoğraflayarak o anı ölümsüzleştirmek isteyebilirsiniz. Ayrıca kiliselerde ve manastırlarda uygun kıyafetler gerekmektedir (pantolon veya uzun etekler ve kollu tişörtler). Bazı kiliseler, ziyaretten hemen önce ziyaretçilere şal tedarik etmektedir.

Zakintos Adası Hakkında İlginç Bilgiler

Zakynthos Adası, Yunanistan’da kendine ait belediyesi olan tek adadır. Rodos’la birlikte, Yunanistan’da yıllık güneşe en uzun süre maruz kalan bölgedir. Geçmişten günümüze köklü bir tarihi ve kültürel geçmişe sahip olmasının, büyüleyici doğal güzelliklerinin de katkısıyla turistik büyümesi kaçınılmaz olan bir lokasyondur.

Zakynthos, İyon Adaları arasında en büyükler listesinde olsa da, yürüyerek keşfedilebilecek ölçülerdedir. Toplu taşımayla ulaşım çok gelişmediği için, adada araba kiralamak oldukça yaygındır. Zakynthos hakkında bilinmeyenlerden biri de, taksi çağırdığınızda gelen taksinin taksimetresinin çağırdığınız andan itibaren açılmış olacağıdır.

Adada klasik Yunan gelenekleri görülmektedir. Örneğin Zakynthos’ta çoğu işletme öğlen 1’de ‘Siesta’ gerekçesiyle kapalıdır. Veyahut, adada cinsiyet fark etmeksizin selamlaşırken ya da tebrik ederken tokalaşmaktansa iki yanaktan öpmek son derece olağandır. Yerel halktan biriyle sözleştiyseniz ve randevuya birkaç saat geç geldiyse, bunu saygısızlık olarak algılamamalısınız çünkü bu da onlar için son derece normaldir.

Kaplumbağa Adası olarak da bilinen Zakynthos’ta, nesli tükenmekte olan karetta karettalar yuva yapmaktadır. Denize ulaşabilen her 1000 bebek kaplumbağadan sadece 1’inin yetişkinliğe ulaşabildiği bu türe karşı ada yönetimi oldukça koruyucudur. Bu nedenle, yumurtlama döneminde ya da bebeklerin denize ulaşma döneminde strese girmemeleri için bazı plajlara ulaşım kapatılabilir ya da uçuşlarınız ertelenebilir.