Rengarenk Boyanmış Evleriyle Meis Adası Hakkında Bilgiler

Meis Adası Hakkında

Meis Adası Hakkında

20 dk'lık okuma
305 kişi okudu

Yunanistan’ın en doğusunda bulunan Meis Adası, Oniki Adalar’ın en küçüğüdür. Adanın orijinal ismi Kastellorizo’dur. Megisti olarak da bilinen ada, Neolitik döneme dayanan bir tarihe sahiptir. Kastellorizo ismini St. John Şövalyeleri’nin inşa ettiği Castello Rosso Kalesi’nden almıştır. 9 kilometrekarelik alana sahip olan Meis Adası, 1991 yılında çekilen Akademi Ödüllü “Mediterraneo” filminden sonra ünlenmiştir.

Meis Adası ile ilgili bilgiler elbette bunlarla da sınırlı değildir. 19. yüzyılın sonlarında denizcilik ve balıkçılık sayesinde büyüyüp gelişen Meis Adası, amfitiyatro tarzında inşa edilmiş iki ve üç katlı Neoklasik dönemin izlerini taşıyan konakları ile görenleri adeta büyülemektedir. Arnavut kaldırımlı sokakları, ahşap ve demir balkonlu renkli konakları ile masalları andıran Meis Adası’nda altın renginde plajlar da bulunmaktadır. Türkiye kıyılarına sadece 800 metre uzaklıkta bulunan bu güzel ada, yüzyıllar boyunca uygarlıkların sahip olmak istediği yerleşim yerlerinden biridir.

Sanat tarihi açısından da oldukça önemli bir yere sahip olan Meis Adası’ndaki Kastellorizo Arkeoloji Müzesi mutlaka ziyaret edilmelidir. Müzede, Hıristiyanlık’ın ilk yıllarında Bizans dönemi hakkında her şey konusunda bilgi sahibi olunabilecek eserler sergilenmektedir. Mimari özellikleri, eşsiz tarihi, sanat eserleri ve muhteşem plajları ile ünlü Meis Adası, mutlaka görülmesi gereken yerlerin arasında bulunmaktadır.

Meis Adası'nın Tarihi

Meis Adası’nın orjinal adı Kastellorizo’dur. Ada, Batı Avrupa’nın bittiği ve Asya’nın başladığı yerde bulunan konumu sebebiyle yüzyıllar boyunca işgal edilmiştir. 

Meis Adası’nın kuruluşu Neolitik Çağ’a kadar uzanmaktadır. Atina Arkeoloji Müzesi’nde sergilenen buluntular, Meis Adası’nda önce Minosluların daha sonra da Mikenlilerin yaşadığını kanıtlar niteliktedir. 4. yüzyıla ait Likya Mezarı’nın adada bulunması, Likyalıların da burada yaşadığını göstermektedir.

1306 yılında Meis Adası, Rodos Şövalyeleri tarafından işgal edilmiştir. 14. yüzyılda inşa edilen Castello Rosso Kalesi, St. John Şövalyeleri tarafından yapılmıştır. Kalenin yanında bulunan Türk hamamı kalıntıları da bir dönem adada Türklerin yaşadığının bir göstergesidir. Cyclopean Surları’da Bizans döneminden kalan ve sanat tarihi açısından oldukça önemli olan mimari bir yapıdır. Ayrıca Meis, uzun yıllar Bizans İmparatorluğu’nun himayesinde kalmıştır.

Meis, II. Dünya Savaşı’nda kurtarılan ilk Yunan adasıdır. 1948 tarihinde Yunanistan ile birleşen ada, bu tarih itibariyle refah dönemine girmiştir. Orta Çağ’ın tüm etkilerinin hissedildiği Meis Adası, görkemli tarihi nedeniyle her yıl yerli ve yabancı turistler tarafından ziyaret edilmektedir.

Meis Adası Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Meis Adası denildiğinde ilk akla gelen şüphesiz 1991 yılında çekilen ve Yabancı Dilde En İyi Film Akademi Ödülü’ne sahip “Mediterraneo” isimli filmdir. Adanın dünya çapında ünlenmesini sağlayan bu filmle izleyiciler, sadece güzelliğiyle değil tarihi, rahat ortamı ve pozitif enerjisiyle Meis’e adeta hayran kalmıştır.

Meis Adası’nın en belirgin özellikleri arasında Kızıl Kale olarak da bilinen Castello Rosso vardır. 14. yüzyılda Rodos Şövalyeleri tarafından inşa edilen kale adanın simgesi haline gelmiştir. Kırmızı kayaların üzerine yapılması sebebiyle adaya bu isim verilmiştir. Adanın orijinal ismi olan Kastellorizo da bu anlama gelmektedir. ‘’Megisti Kalesi’’ ya da ‘’Şövalyeler Kalesi’’ olarak da bilinen kale, Meis Adası’nda görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir.

Muhteşem görüntüsü, rengârenk boyanmış evleri ve amfitiyatro şeklinde dizaynı ile akıllara kazınan Meis Adası, Neoklasik dönemin en güzel örneğidir. Adanın en güzel iki mahallesi olan Pigadia ve Chorafia’da yürüyüşler yapmak, ziyaretçilerin unutulmaz anlar yaşamasına fırsat vermektedir. Yunanistan’da küçük bir kaya parçası olarak adlandırılan Meis Adası, bu özellikleri sebebiyle her yıl turistlerin ilgi odağı olan yerlerin başında gelmektedir.

Meis Adası'na Gideceklere Tavsiyeler

Meis Adası, muhteşem tarihin ve sanatın harmanlandığı bir yerleşim yeridir. Adanın Arnavut kaldırımlı sokaklarında yürümek, ünlü kalesi Castello Rosso’yu ziyaret etmek ve muhteşem manzaraların tadını çıkarmak turistlerin oldukça hoşuna gitmektedir. Meis Adası’nı ziyaret eden misafirlerin, uçurum şeklinde olan tehlikeli alanlara girmemeleri ve adada bulunan tabelaları dikkate almaları önerilmektedir.

Meis Adası’nın doğusunda bulunan iki deniz mağarası, mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. Parasta Deniz Mağarası olarak bilinen Mavi Mağara ve Kolones Mağarası görenleri adeta büyülemektedir. Ayrıca Meis Adası’nın denizi kristal berraklığında olduğu için adaya gidecek misafirlerin mutlaka bu eşsiz suyun keyfini çıkarmaları da önerilmektedir.

Meis Adası’nı ziyaret edecek misafirlerin mutlaka spanakopitalardan tatmaları önerilmektedir. Ispanaklı turta olarak da bilinen spanakopita, tadanların damaklarında unutulmaz bir lezzet şöleni yaratmaktadır. Ayrıca adanın dünyaca ünlü olmasını sağlayan “Mediterraneo” filminden ismini alan ve Yunan yemeklerini en iyi yapan mekanlardan olan Mediterraneo Taverna, ziyaretçilerin mutlaka uğramaları gereken restoranlardan biridir.

Meis Adası'na Giderken Alınması Gerekenler

Meis Adası’nın Arnavut kaldırımlı sokaklarında konforlu bir şekilde yürüyebilmek ve turu daha keyifli hale getirmek için ziyaretçilerin rahat bir ayakkabı tercih etmeleri çok önemlidir. Bu sebeple adaya gidecek misafirlerin yanlarına alması gereken ilk şey kesinlikle rahat yürüyüş ayakkabılarıdır. Ayrıca taşıması kolay bir çanta da ada turu esnasında ziyaretçilerin daha rahat gezmesini sağlayacaktır.

Meis Adası sokak haritası da adada kaybolmadan gezmek ve hiçbir ayrıntıyı kaçırmamak için alınması gerekenlerin başında gelmektedir. Adanın dört mevsim rüzgârlı olmasından dolayı ziyaretçilerin yanlarına bir şal da almaları iyi olacaktır. Ayrıca adada bulunan kilise ve cami ziyaretlerinde misafirlerin bu şalı kullanmaları gerekecektir. Gidilecek mevsime uygun kıyafet seçimi de oldukça önemlidir.

Meis Adası’nı yaz aylarında ziyaret edeceklerin ise yanlarında mutlaka güneş gözlüğü, güneş kremi ve şapka bulundurmaları gerekmektedir. Yaz aylarında sıcaklıklar 34 °C’yi bulduğundan, özellikle bu mevsimde bu eşyalar olmazsa olmalardandır. Uzun yürüyüşler esnasında telefon şarjının bitmesi, turun daha keyifsiz geçmesine yol açacaktır. Bu nedenle taşınabilir şarj aleti de Meis Adası turunda ziyaretçilerin yanlarına alması gereken eşyalardan biridir.

Meis Adası'nın Hakkında İlginç Bilgiler

Meis Adası hakkında bilinmeyenler ile dikkat çekmektedir. Türkiye kıyılarına sadece 800 metre uzaklıkta olan Meis Adası, Kaş’tan çok rahatlıkla görülebilmektedir. Fakat Türkiye’den adaya geçmek için pasaport ve vizeye ihtiyaç duyulmaktadır. Kızılhisar olarak da bilinen Meis Adası’nın yüzölçümü 7,3 km²'dir. Akdeniz’de nokta şeklinde görülen adada son nüfus sayımına göre 500 kişi yaşamaktadır.

Meis Adası’nda bulunan deniz altı mağaraları Akdeniz’de eşi benzeri bulunmayan yerlerdir. Mavi Mağara ve Kolones Mağarası olarak bilinen bu yerlere dalış yapılabilmektedir. Eşsiz suyu ve mağaraların oluşturduğu mükemmel görüntü ne tarif edilebilir ne de fotoğraflara sığabilir niteliktedir. Meis Adası’nda girişin ve fotoğrafların yasak olduğu bazı bölgeler bulunmaktadır. Özellikle uçurumların bulunduğu bölgede bulunan tabelaları ziyaretçilerin mutlaka dikkate almaları gerekmektedir.

Sevdiklerinizle Paylaşın

Yunanistan Vizesi

Yunanistan’a seyahat etmeyi planlayanların, Schengen vizesine başvuruda bulunmaları gerekmektedir. Schengen vizesine sahip olanlar, Yunanistan’a 180 gün içerisinde en fazla 90 gün olmak kaydıyla seyahat edebilmektedir.

Sıkça Sorulan Sorular

Piccadilly Circus nerededir?

Regent Caddesi ile Green Park'a doğru uzanan Piccadilly Caddesi’nin kavşağı olan Piccadilly Circus, İngiltere’nin başkenti Londra’ya bağlı Westminster semtinde yer almaktadır.

Piccadilly Circus’taki en dikkat çekici yapı nedir?

Piccadilly Circus'un ortasında yer alan Shaftesbury Anıt Çeşmesi ve çeşmenin üzerinde yer alan Eros heykeli bu kavşağın en ikonik yapıları olarak nitelendirilmektedir.

Piccadilly Circus ne ile tanınmaktadır?

Piccadilly Circus, günümüzde Londra'nın başlıca alışveriş caddelerinden biri olarak kabul edilmekte ve birçok ünlü mağazaya ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca bünyesinde bulunan pek çok pub, kulüp ve bar ile eğlencenin de merkezidir. Bunlara ek olarak dünyanın en popüler müzikallerinden bazılarının sahnelendiği çok sayıda tiyatro da Piccadilly Circus’a oldukça yakındır.

Piccadilly Circus ziyareti için en uygun zaman nedir?

Piccadilly Circus, günün her saati oldukça canlı ve eğlencelidir. Fakat özellikle binaları süsleyen ışıklı reklam tabelalarının net bir şekilde görüldüğü akşam saatlerinde kavşak, büyüleyici bir görünüme sahip olmaktadır.

Piccadilly Circus ismini nereden almıştır?

17. yüzyılın başlarında terzi Robert Baker, saygın kişilerin boyunlarına taktığı “piccadilis” isimli giysileri Piccadilly Hall'dan satın almıştır. Piccadilly Circus ismi ise buradan gelmektedir.

Piccadilly Circus’taki en ünlü yerler nerelerdir?

Piccadilly Circus, alışveriş denince ilk akla gelen yerlerdendir. Kavşakta yer alan en popüler alışveriş mağazaları ise Lilywhites ve Fortnum & Mason’dur. Dünyaca ünlü müzikallerinin sahnelendiği; Prince of Wales, Leicester Square, Her Majesty’s ve Prince Edward tiyatroları ise bölgedeki diğer ünlü cazibe merkezlerindendir.

Piccadilly Circus neden çok önemlidir?

Piccadilly Circus, merkezi konumu ile Londra’nın en ünlü eğlence ve alışveriş mekânlarına ev sahipliği yapmaktadır. 1819 yılında kurulan Piccadilly Circus, günümüzde yerli ve yabancı pek çok turistin gözdesidir.

Piccadilly Circus ne zaman yapılmıştır?

Piccadilly Circus, Kral IV. George tarafından 1819 yılında yaptırılmıştır. Günümüzde Londra’nın en popüler yerleri arasındadır.