Portekiz Kültürel Yerleri

Belem Kulesi, Portekiz’in başkenti Lizbon’da yer almaktadır. Kule, 1983 yılında bu yana UNESCO tarafından dünya mirası olarak kabul edilmektedir. 1514-1520 yılları arasında şehri koruma amacı ile inşa edilmiştir. Kulenin tasarımı Mimar ve Heykeltıraş Francisco de Arruda tarafından yapılmıştır. Belem Kulesi Manuelino mimarisinin en iyi örneklerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Pena Sarayı, Portekiz’in başkenti Lizbon’daki Sintra bölgesinde bulunmaktadır. Kraliçe Dona Maria ve Kral II. Ferdinand tarafından tasarlanan saray, yazlık ev olarak inşa edilmiştir. Sarayın mimarisi, Neo-Gotik, Neo-Manueline, Neo-Romanesk, Neo-Mağribi gibi birçok mimari tarzları içerisinde barındırmaktadır. Aynı zamanda sarayı çevreleyen 200 hektarlık park da Kral II. Ferdinand tarafından tasarlanmıştır.

Bairro Alto Portekiz’in Lizbon şehrinde yer alan bir semttir. Gece hayatıyla bilinen ilgi çekici semt, gündüzleri ise tam tersi olarak sessiz ve huzurlu bir bölgeye dönüşmektedir. 500 yıllık geçmişi ile görenleri kendisine hayran bırakan Bairro Alto her yıl binlerce ziyaretçinin akınına uğramaktadır.

Casa da Música, Portekiz’de bulunan Porto şehrinde yer alan ünlü bir konser salonu ve mimari olarak şehrin sembolik yapılarından biridir. Bu yapı içerisinde konser ve opera gibi çok çeşitli etkinlikler gerçekleştirilmektedir. Ayrıca Casa da Música, estetik görünüme sahip olması ile ziyaretçilerinin ilgisini çekmektedir.

Birçok ulusal dergi ve gazete tarafından “dünyanın en iyi 3. kütüphanesi” olarak tanımlanan Livraria Lello, gerek fantastik mimari yapısı gerekse içinde bulunulan çeşitli kitaplar nedeniyle turistler için oldukça ilgi çekici bir gezi mekanıdır. Bilet alınarak ziyaret edilebilen kütüphane, 100 yıl önce ünlü bir mimar tarafından yapılmış ve günümüzde halen etkileyici bir şekilde varlığını sürdürmektedir. Birçok kaynak, J. K. Rowling’in Harry Potter’ı kaleme alırken bu kütüphaneden ilham aldığını ifade etmektedir.

UNESCO Dünya Mirasları’ndan biri olan Jeróminos Manastırı Portekiz’in ve Lizbon’un önemli turistik noktaları arasında yer almaktadır. Kaşif Vasco de Gama’nın dönüşü anısına inşa edilen manastır; Santa Maria Kilisesi ve Vasco de Gama, Fernando Pessoa gibi ünlü tarihi kişilerin mezarlarına ev sahipliği yapmaktadır.

Padrão Dos Descobrimentos, Portekiz’in başkenti Lizbon’da yer almaktadır. Anıt 1940 Portekiz Dünya Fuarı için güçsüz malzemeden inşa edilmiştir. Çok fazla beğenilmesinden dolayı, 1960 yılında Infante Dom Henrique’nin ölümünün 500. yılını kutlamak adına daha kaliteli malzemeler ile restore edilmiştir. Anıt Lizbon şehrinin tarihine ve şehrin kaşiflerine adanmıştır.

Bir ibadet merkezi olan fakat görkemli bir kaleyi andıran Lizbon Katedrali; pek çok büyük depreme maruz kalmış buna rağmen ayakta kalmayı başarabilmiştir. İhtişamı ile hayranlık uyandıran katedral, Romanesk’ten Gotik’e birçok mimari anlayışın izlerini taşımaktadır.

Porto Cathedral, Portekiz’in Porto şehrinde yer almaktadır. Katedral 14.yüzyılda yapılmıştır. Fakat yenilenmesi ve gelişmesi 17.-18.yüzyıla kadar devam etmiştir. Sürekli yenilenen kilise birçok mimari tarzı içinde barındırmaktadır. Katedralin cephesi Roma mimarisi, manastır ve şapel gotik mimarisi, diğer bazı bölümler de barok mimarisine sahiptir. Porto’nun en büyük ibadet alanı olan Porto Cathedral eşsiz mimarisi ile şehrin turistik mekanlarından biridir.

Meryem Ana Tapınağı, Portekiz’in Fatima bölgesinde yer alan en kutsal alanlardan biridir. 1917 yılında üç çoban çocuğun Meryem Ana’yı görmesi ve daha sonra bir grup insanın da burada yüce bir ışık gördüğünü iddia etmesi üzerine bölge kutsal kabul edilmiştir. 1953 yılında alana Meryem Ana’ya adanan bir tapınak inşa edilmiştir. Tapınak içerisinde; Apparitions Şapeli, Meryem Ana Bazilikası ve Kutsal Üçlü Bazilikası bulunmaktadır.

Kutsal Üçlü Bazilikası, Portekiz’in Fatima bölgesinde yer alan Meryem Ana Tapınağı’nda bulunmaktadır. Tapınak içerisinde yer alan Meryem Ana Bazilikası’nın Küçük gelmesinden dolayı 2007 yılında Kutsal Üçlü Bazilikası inşa edilmiştir. Bazilika, 8.633 kapasitesi ile Portekiz’in en büyük bazilikasıdır. Bazilika; modern duvarlar, iç ve dış tasarıma sahiptir.

Lucia’s House Fatima, Portekiz’in Fatima bölgesinde bulunmaktadır. Kutsal Meryem Ana Tapınağına yarım saatlik yürüme mesafesine sahiptir. Lucia, 1917 yılında Meryem Ana’yı gören çobanlardan biridir. Hayatı boyunca kendini dine adamış ve 2005 yılında vefat etmiştir. Lucia’nın evi restore edilerek, 1994 yılında açılmıştır.

Basilica of Our Lady of the Rosary of Fatima, Portekiz’in Fatima bölgesinde yer almaktadır. 1917 yılında gerçekleşen Meryem Ana Efsanesinden sonra bölge kutsal kabul edilmiş ve 1953 yılında Gerardus Samuel van Krieken tarafından tasarlanan Meryem Ana Bazilikası inşa edilmiştir. 70.5 metre uzunlukta ve 37 metre genişlikte barok mimari tarzı ile tasarlanmıştır.

Castle of Ourem, Portekiz’in Centro bölgesinde yer alan askeri eski bir kaledir. Kale, 12. ve 13. yüzyıllar arasında inşa edilmiştir. 330 metre yükseklikte yer kaleye ulaşımın zor olmasından dolayı tarih içerisinde çok az kuşatmaya tanıklık etmiştir. Portekiz’in birinci kralı D. Afonso Henriques tarafından 1136 yılında fethedilmiştir. 1400 yılında dördüncü Ourem kralı, kaleyi Gotik tarzda lüks bir eve dönüştürmüştür.

Natural Monument Dinosaurs Footprints of Serra de Aire, Portekiz’in Serras de Aire e Candeeiros Tabiat Parkında bulunan 175 milyon yıllık dinozor ayak izleridir. Bu ayak izlerinin, bilim adamlarının araştırması sonucunda Sauropod dinozorlarına ait olduğu ortaya çıkmıştır. Ayak izleri genç bir kâşif tarafından 1994 yılında keşfedilmiş ve 1997 yılında anıt alanına dönüştürülmüştür.

Sensory Ecopark of Pia do Urso, Portekiz’in Batalha bölgesinde bulunmaktadır. Bölgede bulunan eski bir köy restore edilmiş ve böylece park halka açılmıştır. Park, eşsiz bir jeolojik su oluşumlarına ve floraya sahiptir. Park içerisinde ziyaretçilerin piknik yapabileceği pek çok güzel alan yer almaktadır. Bunun yanı sıra park içerisinde; dağ bisiklet merkezi, otopark alanı ve oyun alanı mevcuttur.

Korint mimarisinin hakim olduğu Evora Roma Tapınağı, çok eski bir anıttır. Yıllar içinde çeşitli değişikliklere maruz kalsa da, yüzyıllar boyunca orjinalliğini kaybetmeden günümüze kadar ulaşmıştır. Bu sayede Evora Roma Tapınağı, UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak kabul edilmiştir. Büyük bir ihtişamla mimarisini günümüze taşıyan tapınak, Evora şehrinin en büyük simgesi konumundadır.

Evora şehrinin en önemli şapellerinden biri olan Capela dos Ossos, Sao Francisco Kilisesi’nin bir parçasıdır. Capela dos Ossos süslemelerinde kullanılan insan kemikleri ve kafatasları manastır çevresi mezarlıklardan alınmıştır. 8 adet sütundan oluşan şapelin tonozları ölümü hatırlatan motiflerle işlenmiştir. Şapelin içinde dini heykellere ve tablolara da yer verilmiştir.

Evora’da bulunan Igreja e Mosteiro de São Francisco, Gotik – Manueline mimari tarzın hakim olduğu görkemli bir yapıdır. 15. yüzyıldan günümüze kadar taşıdığı etkileyici mimarisi, göz dolduran dekorasyonla tamamlanmaktadır. Özellikle kilisenin tek adet olan nefinin muazzam inşası, görenlerin ilgisini çekmektedir.

Evora’da bulunan Almendres Cromlech, megalitik yapılardan oluşan büyüleyici bir anıttır. Yüzden fazla monolitlere sahip olan bu anıt, 95 adet monolitini en korunaklı şekilde günümüze kadar ulaştırmıştır. Varlığı 6000 yıl öncesine dayanan Almendres Cromlech, Yeni Taş Devri’nden kalma bir yapıdır.