Atlantik ve Pasifik Okyanuslarını Birleştiren Nokta Panama Hakkında Bilgiler

Panama Hakkında

Panama Hakkında

5 dk'lık okuma
108 kişi okudu

Panama, Atlantik ile Pasifik okyanuslarını birleştiren harika bir konumda bulunmaktadır. Ülke, ayrıca Kuzey ve Güney Amerika'yı birbirine bağlayan dar bir köprüye sahiptir. Sınırları içinde 1.600'den fazla adanın bulunduğu Panama; doğal güzellikleri, tarihi yapıları, geleneksel müzik kültürü ve birbirinden eğlenceleri yaz festivalleri ile turistlerin ilgisini çekebilecek birçok şeye sahiptir. Panama ile ilgili bilgiler dikkate alındığında ülkenin turistlere hitap edebilecek birçok kültürel ve sosyolojik öğeyi bünyesinde barındırdığı görülmektedir.

Panama’da coğrafi konumunun da avantajıyla görülebilecek birçok doğal ve beşeri güzellik bulunmaktadır. Atlantik ve Pasifik’i birbirine bağlayan Panama Kanalı, turistlerin dünya üzerinde görebileceği sayılı alanlardan biri olarak öne çıkmaktadır. 1914 yılında inşa edilen bu mühendislik harikası, 82 km uzunluğu ile Panama’da mutlaka görülmesi gereken yapılardan bir tanesidir. Ayrıca ülkeyle aynı adı taşıyan başkent Panama, Orta Amerika’nın en modern şehirlerinden biri olarak öne çıkmaktadır. Başkentin Arnavut kaldırımlı sokakları ve kolonyal binaları ise büyüleyici bir güzelliğe sahiptir.

Panama’yı ziyaret eden turistlere Karayip Denizi’nde yer alan Bocas del Toro takımadalarını mutlaka ziyaret etmeleri önerilmektedir. Adada birbirinden güzel kaplumbağa çeşitlerinin yanı sıra iguana ve maymun türleri de gözlemlenebilmektedir. Ayrıca yerel kabilelerin hala ilkel şartlarda yaşadığı San Blas Adaları da ülkenin ziyaret edilebilecek ilgi çekici yerleri arasındadır. Ülkeye özgü kültürel faaliyetleri gözlemlemek isteyen misafirlere ise Pasifik kıyısında sakin bir balıkçı kasabası olan Santa Catalina’yı ziyaret etmeleri önerilmektedir. Görüldüğü üzere Panama hakkında her şey turistlere hitap edebilecek güzelliktedir.

Panama'nın Tarihi

Panama ilk olarak Guaymi, Kuna ve Chocó gibi birkaç Kızılderili halkına ev sahipliği yapmıştır. 

1500’lü yılların ilk çeyreğinde ise bölgede Pasifik'teki ilk İspanyol kolonisi kurulmuştur. İspanyollar Panama’yı “denizlere açılan kapı ve evrenin anahtarı” olarak tanımlamış ve burada uzun yıllar hakimiyet kurmuşlardır. İspanya, Panama’yı başlangıçta İnka İmparatorluğu’nu fethetmek için bir üs kazanmak amacıyla işgal etmiştir. Sonrasında bölgedeki zenginliği fark eden İspanyollar, Panama’da güç kazanmaya başlamıştır. Panama, 19. yüzyıla kadar İspanya taşınan altın ve gümüş için bir aktarma noktası olmuştur. Kolombiya'nın İspanya'dan bağımsızlığını kazanması ise Panama’yı işçilerin göç rotası haline getirmiştir. İspanyolların bölgeyi uzun süre kontrolü altında tutması, Panama’nın sanat tarihi açısından da İspanya kültürü ile benzer özellikler taşımasına neden olmuştur.

16. yüzyıldaki fethinden sonra yaklaşık 300 yıl İspanyol kolonisi olarak kalan Panama, 1821’de Kolombiya ile birleşmiştir. Sonrasında ülke, 1903 yılında Kolombiya’dan ayrılarak bağımsızlığını kazanmıştır. Panama’nın kuruluşu ABD’nin yoğun desteği ile gerçekleşmiştir. 1914 yılında 82 km uzunluğundaki Panama Kanalı’nın inşası ve ticaret gemilerinin bu yolu kullanması ise ülkenin bağımsızlığını kısmi olarak engellemeye başlamıştır. Çünkü kanalın yapımını üstlenen ABD, bölgede söz sahibi olmaya başlamıştır. 1999 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Panama Kanalı üzerindeki yetkisinden tamamen feragat etmesi ülkede benzeri görülmemiş bir değişime yol açmıştır. Kanalın tamamen Panama kontrolüne bırakılması ülkenin uluslararası ilişkilerde elini oldukça güçlendirmiştir. ABD’nin bu hareketi ile Panama ilk kez ulusal topraklarının tamamını kontrol etmeye başlamıştır.

Panama Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Birbirinden güzel adacıklara sahip Panama, muhteşem konuma sahip bir Orta Amerika ülkesidir. Ülkenin adı anıldığında ilk akla gelen şey ise hiç kuşkusuz Atlantik ile Pasifik okyanusunu birbirine bağlayan Panama Kanalı’dır. Ayrıca kanalın hemen doğusunda yer alan başkent Panama, beyaz bungalovların üzerinde gökdelenlerin yükseldiği kozmopolit bir şehir olarak akıllara gelmektedir. Ülke için oldukça önemli bir ticari merkez olması da şehri turizm açısından önemli bir konuma getirmiştir.

Panama’da ilk akla gelen yerlerden bir tanesi hiç kuşkusuz El Valle de Anton isimli köydür. Eski bir volkanik kaldera ile çevrili olan bu köy, ilgi çekici yapısı ve yeşilin her tonuna ev sahipliği yapan sokakları ile büyüleyici bir güzelliğe sahiptir. Ayrıca ülkenin en belirgin özellikleri arasında hiç kuşkusuz tertemiz suyu ve berraklığı ile öne çıkan birbirinden güzel adaları gelmektedir. İzlenme rekorları kıran Survivor yarışmasının da bazı bölümlerinin çekildiği İnci Adaları, Pasifik Okyanusu’nun en ilgi çekici yerlerinden biri olarak akıllara kazınmıştır. Panama’yı ziyaret eden misafirlerin bu adaları da görme fırsatı bulunmaktadır. Ayrıca Volcan Baru, ülkenin en yüksek noktası kabul edilmekte olup Pasifik ve Atlantik okyanuslarının en güzel manzaralarını gözler önüne sermektedir. 

Panama'ya Gideceklere Tavsiyeler

Panama’yı ziyaret eden misafirlerin ülkede görebileceği birçok doğal güzellik bulunmaktadır. Bunların en başında şüphesiz sayıları 1600’ü aşan adacıklar gelmektedir. Hepsini gezmek mümkün olmasa da misafirlere San Blas Adası’nı görmeleri önerilmektedir. Bunun yanında küçük bir dağ kasabası olan Boquete’nin ormanlarında bir doğa yürüyüşü turistler için harika bir deneyim olmaktadır. Bu yürüyüş sonrasında bölgeye oldukça yakın olan Los Cangilones’de yüzme molası verilmelidir. Ekstrem sporlara merakı olan misafirlerin ise Punta Chame’de uçurtma sörfü yapmaları şiddetle tavsiye edilmektedir.

Panama’yı ziyaret edenlere Bocas Del Toro plajını gezmeleri ve bu bölgede dalış yapmalara tavsiye edilmektedir. Berrak deniz suyunun tadını çıkarmanın yanında su altındaki güzellikleri görmek de turistlerin ülkede yapabilecekleri en güzel aktivitelerden biri olmaktadır. Ülkenin eğlenceli birçok aktivitesine katılıp iyice yorulan turistlere son olarak Panama’daki Sunset Coast plajında sıcak şarap eşliğinde gün batımını izlemeleri önerilmektedir. Daha çok yerel halkın kullandığı bu plajda hizmet alınabilecek ufak çapta restoranların da bulunmaktadır.

Panama'ya Giderken Alınması Gerekenler

  • Panama’yı ziyaret eden turistlere güneşin zararlı etkilerinden korunmak amacıyla yanlarında geniş kenarlıklı bir şapka bulundurmaları önerilmektedir. 
  • Ayrıca güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmak amacıyla el ve yüz kremi bulundurmak da turistlere büyük kolaylık sağlamaktadır. 
  • Panama’nın adalarını ziyaret ederken telefon ve kamera gibi elektronik aletlerin suyla temas etmesini engellemek için turistlerin yanlarında özel klipsli plastik çantalardan bulundurmaları da önemlidir. 
  • Bunun yanında rahat bir sandalet ya da su geçirmez ayakkabılar da keyifli bir Panama ziyaretinin anahtarı olmaktadır.

Panama Hakkında İlginç Bilgiler

Panama hakkında bilinmeyenler dikkat çeken bir ülkedir. Öncelikle ülke hakkında öne çıkan ilginç ilk bilgi, ülkedeki Volcan Baru'nun tepesinden Atlas Okyanusu’nun görülebilmesidir. Ülkenin Atlas Okyanusu ile Büyük Okyanus’u birbirine bağlaması, Panama’yı coğrafi bakımdan benzersiz bir noktaya taşımaktadır. Hakkındaki ilgi çekici bilgilerden biri de Panama’nın ABD dışında Coca Cola satılan ilk ülke olmasıdır. Bu ürün Panama’da ilk kez 1906 yılında satılmıştır. Ayrıca Panama, ABD’nin resmi parasını kendi para birimi olarak kabul eden ilk Latin Amerika ülkesidir. Panama Kanalı’nın inşa anlaşmasının ardından ülke 1904 yılında doları resmi para birimi olarak kabul etmiştir.

Panama’da Güney ve Kuzey Amerika kıtalarından daha fazla kuş türü bulunmaktadır. Ülkede 986 farklı kuş türü tanımlanmıştır. Bu sebepten Panama, kuş gözlemcileri arasında popüler bir destinasyon olarak öne çıkmaktadır. Ülkede oldukça popüler bir hediyelik olan Panama şapkalarının aslında Ekvador’a ait olduğu da ülke hakkındaki ilginç bilgilerden bir tanesidir. ABD Başkanı Theodore Roosevelt'in 1904 yılında Panama Kanalı şantiyesi ziyaretinde bu şapkalardan giymesi ile ürünler bu isimle anılmaya başlamıştır.

Sevdiklerinizle Paylaşın

Sıkça Sorulan Sorular

Piccadilly Circus nerededir?

Regent Caddesi ile Green Park'a doğru uzanan Piccadilly Caddesi’nin kavşağı olan Piccadilly Circus, İngiltere’nin başkenti Londra’ya bağlı Westminster semtinde yer almaktadır.

Piccadilly Circus’taki en dikkat çekici yapı nedir?

Piccadilly Circus'un ortasında yer alan Shaftesbury Anıt Çeşmesi ve çeşmenin üzerinde yer alan Eros heykeli bu kavşağın en ikonik yapıları olarak nitelendirilmektedir.

Piccadilly Circus ne ile tanınmaktadır?

Piccadilly Circus, günümüzde Londra'nın başlıca alışveriş caddelerinden biri olarak kabul edilmekte ve birçok ünlü mağazaya ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca bünyesinde bulunan pek çok pub, kulüp ve bar ile eğlencenin de merkezidir. Bunlara ek olarak dünyanın en popüler müzikallerinden bazılarının sahnelendiği çok sayıda tiyatro da Piccadilly Circus’a oldukça yakındır.

Piccadilly Circus ziyareti için en uygun zaman nedir?

Piccadilly Circus, günün her saati oldukça canlı ve eğlencelidir. Fakat özellikle binaları süsleyen ışıklı reklam tabelalarının net bir şekilde görüldüğü akşam saatlerinde kavşak, büyüleyici bir görünüme sahip olmaktadır.

Piccadilly Circus ismini nereden almıştır?

17. yüzyılın başlarında terzi Robert Baker, saygın kişilerin boyunlarına taktığı “piccadilis” isimli giysileri Piccadilly Hall'dan satın almıştır. Piccadilly Circus ismi ise buradan gelmektedir.

Piccadilly Circus’taki en ünlü yerler nerelerdir?

Piccadilly Circus, alışveriş denince ilk akla gelen yerlerdendir. Kavşakta yer alan en popüler alışveriş mağazaları ise Lilywhites ve Fortnum & Mason’dur. Dünyaca ünlü müzikallerinin sahnelendiği; Prince of Wales, Leicester Square, Her Majesty’s ve Prince Edward tiyatroları ise bölgedeki diğer ünlü cazibe merkezlerindendir.

Piccadilly Circus neden çok önemlidir?

Piccadilly Circus, merkezi konumu ile Londra’nın en ünlü eğlence ve alışveriş mekânlarına ev sahipliği yapmaktadır. 1819 yılında kurulan Piccadilly Circus, günümüzde yerli ve yabancı pek çok turistin gözdesidir.

Piccadilly Circus ne zaman yapılmıştır?

Piccadilly Circus, Kral IV. George tarafından 1819 yılında yaptırılmıştır. Günümüzde Londra’nın en popüler yerleri arasındadır.