Viking Mirası Olan Gudvangen Hakkında Bilgiler

Norveç’in Aurland Belediyesine bağlı olan ve Vestland ilçesinde yer alan Gudvangen, popüler bir turizm merkezidir. Gudvangen köyü, Naeroydalselvi Nehri’nin fiyorta döküldüğü ve Naeroyfjord'un sonunda bulunan konumuyla eşsiz bir manzara sunmaktadır. Aynı zamanda 1850'lerden beri limanında gemileri ağırlamaktadır. Masallara konu olan bu efsanevi fiyort köyü ile ilgili bilgiler, zengin Viking tarihine ışık tutmaktadır. Yaklaşık 90 kişilik yerli halka ev sahipliği yapmakta olan Gudvangen hakkında her şey, doğadan izler taşımaktadır.

Oslo ve Bergen arasında yer alan Gudvangen, Norveç'in popüler fiyortlarında uzun bir yolculuğa çıkmayı düşünen ziyaretçilerin başlangıç noktasıdır. 2005 yılından bu yana UNESCO'nun Dünya Mirası Listesi'nde yer alan köy, ressamların tablolarına konu olacak güzellikte bir manzara sunmaktadır. Görkemli dağların gölgesinde, vahşi doğa ile iç içe bir deneyim sunan pastoral köy, ziyaretçilerin ilgi odağıdır.

Zengin Viking mirasının önemli bir taşıyıcısı olan Viking Yaşamı Müzesi ile yıllar öncesine ait geleneksel aktiviteleri deneyimlemek mümkündür. Ayakta kürekli sörf yapmak, şelale cenneti haline gelen köydeki en yaygın faaliyetlerden biridir. Tekne turları ile su üstünde doğal güzellikleri keşfetmenin hazzı ise inanılmazdır. Kuzey ışığı renkleriyle aydınlatılmış Büyülü Beyaz Mağara da köyün sembolü haline gelen önemli turistik mekanlardan biridir. Her yaz düzenlenen geleneksel Viking Pazarı Festivali, birbirinden değişik aktivitelere katılarak tarihi yeniden canlandırmak isteyen ziyaretçilerin iple çektikleri bir etkinliktir.

Gudvangen'in Tarihi

“Su kenarındaki tanrıların yeri” anlamına gelen Gudvangen’in kuruluşuna dair net bir bilgi bulunmamaktadır. Karla kaplı dağ zirveleri ile çevrili olan köyün, Viking döneminde önemli bir pazar yeri ve iletişim merkezi olduğu bilinmektedir. Gudvangen köyü; Ramsoy, Gudvangen, Skjerpi, Hemri, Hylland ve Solbjorgo çiftliklerinden oluşmaktadır.

1800’lü yıllardan itibaren köy; konaklama tesisleri, iskele ve posta istasyonun inşa edilmesiyle önemli bir ivme kazanmıştır. Bu gelişmeler, köyün ticari yaşantısını da olumlu yönde etkilemiştir.

Hayatın son derece canlı olduğu Gudvangen’de, 12. yüzyılda yaşanan kara veba salgını büyük bir yıkıma yol açmıştır. Salgın sonucunda yerel halkın hepsi yaşamını yitirmiş ve köyün eski sosyal yaşantısına kavuşması yüzyıllar almıştır. Gudvangen’in sanat tarihi açısından yaşanan gelişmelerin önemli bir bölümü, 19. yüzyılda gerçekleşmiştir. Yoğun otel ve bina inşaatı çalışmalarıyla, köyde İsviçre tarzının hakim olduğu hızlı bir yapılanma yaşanmıştır.

Vali Hannibal Sehested tarafından, 1947’de Bergen ile Oslo arasındaki posta yolunun kurulması ise Gudvangen tarihinde yaşanan önemli bir gelişme olmuştur. Bu bağlamda Gudvangen ile Voss arasında yeni yollar inşa edilmiş ve köy; doğu ve batı Norveç arasındaki iletişimde önemli bir yer haline gelmiştir. Bergen ile Voss arasındaki demiryolu hattının 1883’te trafiğe açılması da Gudvangen üzerindeki trafik akışını önemli ölçüde arttırmıştır. Bu durum ise Gudvangen‘de turistik faaliyetlerin hız kazanmasını sağlamıştır.

Gudvangen Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Doğaseverlerin gezi durakları arasında mutlaka bulunan Gudvangen’in en belirgin özellikleri, sunduğu manzaralar ve doğal güzellikleridir. Karlı tepeler ve şelaleler ile çevrili olan köy, Norveç fiyortlarının tadını çıkarmak için eşsiz bir konuma sahiptir. Dik uzanan dağlar ve basamaklı şelalelerle çevrili olan köy, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer almaktadır. Aynı zamanda Naeroyfjord, dünyanın en güzel fiyort manzaralarından birini sunarak, Gudvangen’i akıllardan silinmeyecek bir yere taşımaktadır.

Gudvangen denilince akla gelen ilk şeylerden biri de Vikinglerdir. Köy hayatının her yerinde, Viking yaşam tarzının izlerine sık sık rastlanmaktadır. Ziyaretçilerin Viking kültürüne dair her türlü ayrıntıyı deneyimleyebilecekleri bir yer olan Gudvangen, Viking Yaşamı Müzesi ile tüm izleri bir araya toplamayı başarmıştır.

Ziyaretçilerin Naeroyfjord’u, kendi ritimleriyle ve tamamen çevre dostu bir şekilde keşfetmesine olanak sağlayan hidrobisiklet ve kanolar; dünya çapında bilinen renkli Gudvangen kartpostallarının önemli bir figürü haline gelmiştir. Bu sayede Naeroyfjord’un çoğu kişi tarafından keşfedilmemiş bölgelerine, rahat bir şekilde ulaşım sağlanabilmektedir.

Yaz mevsiminde düzenlenen ve Gudvangen’in en renkli günlerini oluşturan Geleneksel Viking Pazar Festivali, köyde karnaval havası estirmektedir. Ziyaretçilerin en güzel hatıraları arasında yer alan bu özel etkinlik, Viking dünyasından önemli izleri taşımakta ve turistlere o dönemde yaşayan yerli halkın günlük yaşantısını deneyimleme fırsatı sunmaktadır.

Gudvangen'e Gideceklere Tavsiyeler

Gudvangen ile gerçekliği sorgulanacak masalsı bir yolculuğa çıkmak isteyen ziyaretçilerin, derin bir nefes alarak bu görsel şölene hazırlanmaları gerekmektedir. Eski bir Viking köyü olan Gudvangen, geçmişteki geleneklerini yerli halkın çabaları sayesinde sürdürmeyi başarmıştır. Buraya gelen ziyaretçilerin, kendilerini Viking gibi hissetmeleri için mutlaka Viking Yaşamı Müzesini ziyaret etmeleri gerekmektedir. Bu sayede turistler; odun ateşinde ısırgan otları ile yemek pişirebilmekte, balta fırlatma ve okçuluk dersleri alabilmekte, savaş aletlerini ve kalkanları yerinde inceleyebilmektedir.

Ziyaretçilere, bu güzel geziyi ölümsüzleştirmeleri için, Viking savaş giysileriyle fotoğraf çektirmeleri de tavsiye edilmektedir.

Her yaz düzenlenen Geleneksel Viking Pazarı Festivali’nde dövüş, tiyatro ve ateş gösterileri; konserler, hikaye anlatımları, tarihi balo oyunları, Viking güreşleri ve daha pek çok etkinliği bir arada sunulmaktadır. Bu renk cümbüşünün yaşandığı festivale, yerli halk ile kaynaşmak ve tam bir Vikingli gibi hissetmek isteyen ziyaretçilerin mutlaka katılmaları önerilmektedir.

Gudvangen’in ünlü turistik duraklarından biri olan Büyülü Beyaz Mağara da ziyaretçilerin es geçmemesi gereken bir mekandır. Kuzey ışığının renkleri eşliğinde, gölgelerle dolu bir labirent yolculuğu sunan mağarada; içerisinde yeşil bir göl bulunan dağ odası, bar ve yemek salonu da yer almaktadır. Gezi esnasında güzel bir mola durağı olan bu bölümlerin ziyaret edilmesi ve yemek salonunda servis edilen geleneksel yiyeceklerin denenmesi önerilmektedir.

Gudvangen'e Giderken Alınması Gerekenler

Tüm doğallığı ile ziyaretçilere kapılarını açan Gudvangen, kuzey ikliminin etkisi altındadır. Bölgeyi ziyaret edecek turistlerin, valizlerini bunu dikkate alarak hazırlamaları gerekmektedir. Ocak ayında sıcaklıkların -7 dereceye kadar düşebildiği köyde, olabildiğince sıcak tutacak giysilerin tercih edilmesi gerekmektedir. Gudvangen, en kurak dönemlerde dahi yağış alabilen bir iklime sahiptir.

Turistlerin her dönem yağış görülme olasılığını dikkate alarak; çizme, şemsiye ve yağmurluk gibi koruyucu eşyaları yanlarında bulundurması oldukça önemlidir.

Doğal güzellikleri ile öne çıkan Gudvangen, eşsiz doğa yürüyüşleri ile keşfedilmektedir. Bu süreçte ziyaretçilerin tercih edecekleri ayakkabı türü oldukça önemlidir. Eğimli ve engebeli arazilere sahip olan bölgenin rahat bir şekilde gezilebilmesi için, tabanı tırtıklı olan spor ayakkabılar tercih edilmelidir. Ziyaretçilerin yanlarına alacakları eşyaları sırt çantası ile taşımaları ise daha az yorulmaları açısından büyük bir kolaylık sağlamaktadır.

Gudvangen gezilerindeki durakların daha çok doğal yerler üzerinde şekillenmesi, ziyaretçilerin prizlere ulaşımını oldukça güçleştirmektedir. Gördükleri tüm manzaraları ölümsüzleştirmek isteyen ziyaretçilerin, herhangi bir şarj sorunuyla karşılaşmamaları için sırt çantalarında powerbank bulundurmaları da tavsiye edilmektedir.

Gudvangen Hakkında İlginç Bilgiler

Gudvangen’in büyülü dünyası hakkında bilinmeyenler, ziyaretçilerin bölgeye olan ilgisini daha da arttırmaktadır. Gudvangen, adını eski bir çiftlikten almıştır. Gud, “kafir tanrı” anlamına gelmektedir. Vang kelimesi ise Aurlandsvangen ve Vossevangen gibi ibadethanelerin önündeki açık alanları ifade etmek için hala kullanılmaktadır.

Gudvangen’de yer alan en eski çiftlik, Ramsoy çiftliğidir. Bu bölge, gördüğü yıllık güneş saatinin az olması ve su baskını riski taşımasından dolayı eski dönemlerde de yerleşim için çok uygun bulunmamıştır. Fiyordu gören en iyi manzaralardan birine sahip olan çiftliğin bir terası bulunmaktadır. Taş Devri’nden kalma ve siyah bazalttan yapılmış bir baltanın da bu bölgeden geldiği bilinmektedir.

Gudvangen ve Mjolfjell arasındaki bölge, zengin anortozit yataklarına sahiptir ve büyük bir ekonomik potansiyel taşımaktadır. Alüminyum oksit içeren Anortozit; dinamit, gübre, boyama ve kağıt endüstrilerinde de kullanılmaktadır. Bu bölge üzerinde, yoğun madencilik çalışmaları yürütülmektedir. Özellikle 2005 yılında, 200.000 tona yakın kaya çıkarılmış ve ihraç edilmiştir.

Gudvangen bugün itibariyle yalnızca 90 kişilik bir nüfusa sahiptir. Yoğun ziyaretçi alan köyün, yerel nüfusunun bu kadar düşük bir rakamdan oluşması hayli şaşırtıcıdır. Bölge halkının daha çok turizm faaliyetlerinde çalıştığı ve Viking kültürünün yaşatılmasında önemli görevler üstlendikleri görülmektedir.