Büyüleyici Bir Tarihe Sahip Macaristan Hakkında Bilgiler

Büyüleyici bir tarihe sahip olan Macaristan, 1980'lerin sonundan bu yana gezginlerin gözde ülkelerinden birisi olagelmiştir. Çok renkli etkinliklerin ve yıllardır süregelen geleneklerin varlığının sürdürülüyor olması Macaristan ile ilgili bilgiler arasında yer almaktadır. Doğa, tarih ve kültürün iç içe geçtiği Macaristan, hemen her köşesinde Tuna Nehri’nin eşsiz manzarasını ziyaretçilerine sunmaktadır. Görkemli kaleleri, eşsiz güzellikteki gölleri, sıra dışı mağaraları, sık ormanları ve muhteşem kiliseleriyle Macaristan; turistlere ziyaret edilecek sayısız yer sunmaktadır. Tüm bu özellikleri ile ülke, Doğu Avrupa'nın en popüler gezi rotalarından birine dönüşmektedir.

Macaristan hakkında her şey, tarihin ve renkli kültürlerin birleşimini yansıtmaktadır. Ziyaretçiler ülkede Romalılar, Osmanlılar, Moğollar, Macarlar ve Sovyetlerin izlerini kolayca görebilmektedir. Macaristan’ın hemen her şehrinde Roma surları kalıntılarından Orta Çağ yapılara kadar birçok önemli eserle karşılaşmak mümkündür. Loyola St. Ignatius Kilisesi, Macaristan Parlamento Binası ve Aziz Stefan Bazilikası; tarihi detayları ile ziyaretçileri etkilemeyi başaran mekanlardır. Ayrıca Buda Kalesi, Zincir Köprü, Memento Park ve Eğri Kalesi gibi birçok mekan, Macaristan’da keşfedilmeyi beklemektedir.

Macaristan'ın Tarihi

Macar halkı 895-896 yıllarında Karpat Havzası'na yerleşmiştir. Bu dönemden yaklaşık yüz yıl sonra Macaristan’ın kuruluşu Kral I. Stephen tarafından gerçekleştirilmiştir. 1526'da Mohaç Savaşı’ndan sonra Osmanlı İmparatorluğu ülkeyi üç bölüme ayırmıştır. Batı ve kuzey kesimlerinde Habsburglar, merkezde Türkler ve güneydoğuda Macar kültürünün temsilcisi olan Transilvanya Prensliği yer almıştır. İlerleyen dönemde Macaristan, Avusturya Krallığı’na karşı ayaklanmış ve sonucunda Avusturya-Macaristan İmparatorluğu kurulmuştur. Bu dönemde Macaristan’ın sanat tarihini şekillendiren birçok esere imza atılmıştır. 1918’de Birinci Dünya Savaşı’ndan yenilgiyle çıkan ülke, Versay Antlaşması’yla topraklarının üçte ikisini kaybetmiştir.

İkinci Dünya Savaşı’nda büyük kayıplar yaşayan Macaristan, yaklaşık 1 milyon insanını savaşa kurban vermiştir. 1945 yılında Sovyetlerin Almanları Macar topraklarından sürmesi, ülkede yeni bir dönem başlatmıştır. Yaklaşık dört buçuk yıl boyunca Macaristan yönetimi üzerinde söz sahibi olan Sovyetler, ülkeyi Sovyet bloğuna dahil etmiştir. İlerleyen yıllarda Sovyet bloğunun dağılması ile Macaristan, bir cumhuriyet halini almıştır. 1999 yılında NATO'ya katılan Macaristan, 2004 yılında 9 ülke ile birlikte Avrupa Birliği'ne üye olmuştur.

Macaristan Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Macaristan’ın en belirgin özellikleri doğa, tarih ve kültürün iç içe geçtiği sokaklarıdır. Hangi şehirde olunursa olunsun, mutlaka ziyaret edilecek çeşitli parklar ve tarihi yapılar bulmak mümkündür. Ülkenin merkezi ve başkenti olan Budapeşte’de Tuna Nehri gezintileri yapmak turistlerin ilk tercihleri arasında yer almaktadır. Yüzyıllar boyunca Tuna, Macaristan'ın ve Avrupa'daki diğer birçok devletin can damarı olmuştur. Nehir, ülkenin tüm güzelliklerinin harika bir perspektifle görülebileceği muhteşem bir gezinti sunmaktadır. Bu gezinti esnasında turistlerin hayranlıkla izleyeceği Macaristan Parlamento Binası, Gotik Revival mimari tarzının muhteşem bir örneğidir. Aziz Stephen Bazilikası’nın kutsal heykelleri ve Buda Kalesi’nin sanatsal görünümüyle Budapeşte’de turistleri büyülemektedir. Başkentten hemen sonra ziyaret edebilecekleri Esztergom Bazilikası, 19. yüzyılda Eski Mısır tarzında inşa edilmiş bir yapıdır. Aynı yüzyılda fakat Neo-klasik tarza inşa edilen Debrecen’deki Büyük Kilise, Macaristan'da Protestanlığın sembolü olarak korunmaktadır. 

Macaristan; Mağara Banyosu, Lillafüred Mağaraları ile Aggtelek Milli Parkı ve Mağaraları ile ziyaretçilerine benzersiz gezi deneyimi sağlamaktadır. Doğanın mucizeleri söz konusu olduğunda Hortobagy Ulusal Parkı, Heviz Kaplıcaları ve Balaton Gölü kesinlikle atlanmaması gereken özel yerlerdir. Tüm bu mekanlar, birbirinden güzel özellikleri ile Macaristan’ın birer sembolü haline gelmiştir. 

Macaristan'a Gideceklere Tavsiyeler

Macaristan’da yapılması gereken ilk aktivite, kuşkusuz Tuna Nehri gezisidir. Bu gezinti, ziyaretçilere ülkenin doğal yapısını ve tarihi binalarını görme olanağı sunmaktadır. Bir diğer doğa harikası olan Balaton, Avrupa'nın en büyük tatlı su gölü ve Macaristan'ın en popüler sayfiye yeridir. Göl, büyüklüğü nedeniyle Macar Denizi olarak da bilinmektedir. Gölün etrafında şekillenen şehir, tarihi dokusunu korumayı başarmıştır. Arnavut kaldırımlı dar sokakları, turistlerde bir Orta Çağ kentinden yürüyor hissi uyandırmaktadır. Balaton’un tarihi sokaklarına benzer bir düzeni, Eger’de de bulmak mümkündür. Macaristan'ın ilk Hıristiyan kralı Aziz Stephen tarafından 10. yüzyılda kurulan şehir, muhteşem Barok binalarıyla ünlüdür. Ayrıca Kadınlar Vadisi ve bölgedeki şarap mahzenleri, bu şehirde mutlaka ziyaret edilmelidir. 

Avrupa'nın en kuzeyindeki Türk minaresi olan Torok Kori Minare, Eger’de bulunmaktadır. Türk-İslam mimarisinin etkilerinin en iyi görülebileceği yerlerden birisi olan Pasha Qasim Camii ise Pecs’te yer almaktadır. Aynı bölgedeki antik bir Roma mezarının yerine inşa edilen Pecs Katedrali de eşsiz detaylarıyla mutlaka görülmelidir. Bu mekan birçok farklı kültürün izleri taşıyan benzersiz bir ibadethanedir.

Macaristan'a Giderken Alınması Gerekenler

Karasal iklime sahip Macaristan’da genellikle sert iklim koşulları görülmemektedir. Ülkeyi ziyaret eden turistler, gündelik kıyafetleriyle ülkenin herhangi bir şehrinde rahatlıkla gezebilmektedir. Dolayısıyla yaz aylarında hafif kıyafetler, kış aylarında ise kalın montlar, sağlıklı bir Macaristan gezisi için yeterli olmaktadır. Balaton Gölü ve Tuna Nehri gezilerine katılmak isteyen ziyaretçilerin yanlarında yedek kıyafetler bulundurmaları tavsiye edilmektedir. Macaristan’ın doğal güzellikleri arasında bulunan bazı mağaralarda sıcak su kaynakları bulunmaktadır. Mağara banyosu ismi verilen bu bölgelerde suya girmek isteyen ziyaretçilerin bikini, mayo veya şort gibi deniz malzemelerini unutmamaları gerekmektedir. Bu eşyalar, ülkenin bazı bölgelerinde bulunan kaplıcalarda da fayda sağlamaktadır.

Farklı halklara kapılarını açan Macaristan’da görülebilecek tarihi yapılar içerisinde çeşitli ibadet mekanları da yer almaktadır. Kilise, bazilika, katedral gibi dini mekan ziyaretleri için uygun kıyafetler gerekmektedir. Ülkede aktif olarak kullanılan herhangi bir cami bulunmamasına karşın çok sayıda Hristiyan ibadet alanı mevcuttur.

Macaristan Hakkında İlginç Bilgiler

Farklı kültürlerin ve geleneklerin yaşatıldığı Macaristan’da ilginç inanışlar bulunmaktadır. Bunlardan birisi, Budapeşte’de bulunan Şehir Parkı’ndaki Anonim Yazarlar Heykeli’nin elinde tuttuğu kaleme dokunulduğunda iyi bir yazar olunacağı inancıdır. Bir başka inanış ise Macaristan geçmişine dayanan kötü anılardan gelmektedir. Efsaneye göre isyanı bastırmaya çalışan Avusturyalı generaller, Macar kralın ailesini idam etmiş ve her bir idamdan sonra bira tokuşturmuşlardır. Bu nedenle Macaristan’da bira bardağı tokuşturmak kaba bir davranış olarak kabul edilmektedir. Ayrıca bu hareket, kötü şeyler yaşanacağına dair bir işaret olarak algılanmaktadır. 

Köklü bir geçmişe sahip olan Macaristan, birçok ilke imza atmıştır. Dünyadaki ilk şarap üreticileri Macarlardır. Özellikle ülkedeki Tokaj köyü, üzüm bağları ve şarap mahzenleriyle tüm dünyada tanınmaktadır. İlk deneyimler ve buluşlar yalnızca şarapla da sınırlı değildir. Tüm dünyanın zeka oyunu olarak bildiği Rubik küp, bir Macar icadıdır. Tükenmez kalem, termografik kamera ve işlevsel helikopteri üreten insanların bu topraklardan çıkmış olması, Macaristan hakkında bilinmeyenler arasında yer almaktadır.