Cenevre Gölü Kıyısındaki İsviçre Şehri Lozan Hakkında Bilgiler

Lozan, İsviçre'nin Vaud kantonunun başkenti kabul edilen dünyaca ünlü bir şehirdir. Cenevre kentine 60 km uzaklıkta bulunan Lozan’ın, kuzeyinde Jura Dağları güneyinde ise Évian-les-Bains bulunmaktadır. İsviçre için önemli bir ekonomik, kültürel ve eğitim merkezi olmasının yanı sıra Cenevre Gölü’nün hemen kıyısında bulunması da şehir hakkında bilinmesi gerekenlerdendir. Batı İsviçre’nin en önemli ulaşım merkezi kabul edilen Lozan, her yıl şehrin doğa harikası güzelliklerini görmeye gelen turistlerle dolup taşmaktadır. Şehir ile ilgili bilgiler dikkate alındığında Lozan’ın İsviçre’nin en güzel ve sakin turistik yerlerinden biri olduğu görülmektedir.

Lozan’da, turistlerin ziyaret edebilecekleri doğal ve beşeri birçok yapı bulunmaktadır. Özellikle şehrin kıyısının bulunduğu Cenevre Gölü, görülmeye değer en güzel doğal alanların başında gelmektedir. Bunun yanında Ouchy Kalesi, 12. yüzyıldan kalma doğal bir eser olup turistlerin görmeyi ihmal etmedikleri yapılardan bir diğeri olarak öne çıkmaktadır. Lozan’ı ziyaret eden turistlere, Cenevre Gölü kıyısında bulunan Olimpiyat Müzesi’ni de mutlaka görmeleri tavsiye edilmektedir. Tarihi olimpiyat meşalelerinin, posterlerin, ekipmanların ve giyilen kıyafetlerin sergilendiği bu müze, köklü geçmişi ile tarihe ışık tutmaktadır.

Lozan’da ziyaretçilerin katılabilecekleri festival ve etkinlik sayısı da bir hayli fazladır. Özellikle temmuz ayında 5 gün süreyle düzenlenen Festival de la Cité, turistlerin en sık katılım sağladıkları organizasyonların başında gelmektedir. Tiyatro performansları, dans gösterileri ve çeşitli konserlerle zenginleştirilen bu festival, şehrin en önemli organizasyonu kabul edilmektedir. Bunun yanında kasım ayında düzenlenen Lozan Lumières Festivali de turistlerin şehirde katılabilecekleri en güzel etkinliklerden bir diğeri olarak dikkat çekmektedir. Toplamda 30 gün süren festival boyunca şehir, rengârenk ışıklarla donatılmakta ve çok kapsamlı etkinlikler düzenlenmektedir. Doğal alanlarından tarihi dokusuna Lozan hakkında her şey ziyaretçilerde büyük bir merak uyandırmaktadır.

Lozan'nın Tarihi

Lozan adının tarihteki ilk duyuluşu, Orta Çağ’a dayanmaktadır. Dağlık bir bölge olan Cenevre Gölü çevresine kurulan bu şehir, geçmişte çeşitli ülkelerin sınırlarına katılmıştır. 

Lozan ilk olarak Roma döneminde Kelt kökenli Lousonna ismiyle anılmıştır. Roma İmparatorluğu'nun şehirdeki etkinliğinin azalmasıyla birlikte şehrin sakinleri tepe bölgelere yerleşmeyi tercih etmişlerdir. Bu olay şehrin kuruluşu sonrası ana merkezinin kısmi olarak değiştiği ilk olaydır. 1275 yılında Savoy Dükleri’nin özel ilgi göstermeye başlamasıyla birlikte Lozan büyük bir gelişim ivmesi yakalamış ve kısa zamanda o zamanın Fransızca konuşulmayan en büyük İsviçre şehri olmuştur.

Lozan, 1536 yılında Bern egemenliğine girmiş, aynı yıl başlayan Protestan Reformu şehre olan ilgiyi daha da arttırmıştır. 1723 yılında Binbaşı Abraham Davel, şehirde bir isyan başlatmaya çalışmış ancak Kent Konseyi tarafından başarısızlığı uğratılmış ve kellesini kaybetmiştir. 1797 yılına gelindiğinde ise halk, şehri işgal etmeye gelen General Bonaparte ve askerlerini bu kez memnuniyetle karşılamıştır. Şehirde, bu işgalin doğal bir sonucu olarak Fransızlara ait sanat tarihi eserlerinin yer aldığı da bilinmektedir. Şehrin işgalden kurtulması akabinde 1803 yılına gelindiğinde Vaud kantonu kurulmuş ve Lozan başkent ilan edilmiştir. İlerleyen yıllarda, kantonun meclis kararıyla İsviçre Federasyonu’na katılmasıyla, şehir son haline kavuşmuştur.

Lozan Denildiğinde İlk Akla Gelenler

Lozan’ın en belirgin özellikleri arasında hiç kuşkusuz tarihe meydan okuyan dini ve mimari yapıları bulunmaktadır. Özellikle 13. yüzyıla ait Notre Dame Katedrali, şehirde Gotik tarzını en iyi yansıtan eserlerin başında gelmektedir. Bunun yanında harika bir manzaraya sahip olan Ouchy Kalesi de şehirde akla ilk gelenler arasında çoktan yerini almış durumdadır. Lozan’daki en önemli müzelerden biri kabul edilen Plateforme 10, şehirde sanatın kalbinin attığı yer olarak öne çıkmaktadır. Bu bölgedeki Musee de l’Elysee de mutlaka görülmesi gereken sanat değerleri arasında ilk sıradadır.

Şehirde mimari yapıların yanında görülmeye değer doğal güzellikler de oldukça fazladır. Lozan’ın oksijen deposu ormanları ve sıra dağları çıplak gözle görülebilecek muhteşem güzellikleri başında gelmektedir. Özellikle Rochers de Naye Dağı’na bir yürüyüş ve Territet Glion füniküleriyle bir alan gezisi şehirde yapılabilecek en güzel aktivitelerdir. Şehrin göl ve dağ manzaralı restoranları da Lozan dendiğinde akla ilk gelenler arasında yer almaktadır.

Lozan’a Gideceklere Tavsiyeler

Lozan’ı ziyaret edecek turistler için verilebilecek birçok tavsiye bulunmaktadır. Öncelikli olarak turistlere şehirdeki katedral, kilise ve müzelerin tamamını ziyaret etmeleri önerilmektedir. 1523 yılında inşa edilen Aziz François Kilisesi, turistlerin mutlaka görmeleri gereken eserler arasında ilk sıradadır. Bunun yanında Vidy Müzesi, göl kıyısında bulunan ve 2000 bin yıl öncesi Roma dönemine ışık tutan bir tarihi alan olarak dikkatleri üzerine çekmektedir.

Lozan’ı ziyaret eden turistlere Cenevre Gölü’nde bir tekne gezintisine katılmaları önerilmektedir. Bu tur esnasında şehrin en güzel manzaraları farklı bir açıyla turistlere sunulmaktadır. Bunun yanında ziyaretçilere, Sauvabelin Kulesi’ne tırmanmaları ve şehrin manzarasını göl turunun ardından bir de yüksekten görmeleri tavsiye edilmektedir.

Lozan’a Giderken Alınması Gerekenler

Lozan’ı ziyaret edecek olan turistlere, yanlarında rahat yürüyüş ayakkabıları bulundurmaları önerilmektedir. Şehri dağlık ve engebeli bir yapıya sahip olduğundan bu ziyaretler esnasında ayakkabının rahatlığı oldukça önemlidir Bunun yanında ziyaretçilerin yanlarında evrensel bir priz dönüştürücüsü bulundurmaları, telefonlarını şarj etmelerinde fayda sağlayacaktır. Ayrıca misafirlerin tekne gezintisi ya da doğa yürüyüşlerinde telefon, fotoğraf makinesi gibi elektronik eşyalarını koruyabilmeleri için yanlarında bir çanta bulundurmaları da gereklidir. Turistlere, Lozan’a hangi mevsimde giderlerse gitsinler yanlarında bir adet polar bulundurmaları da önerilenler arasındadır. Şehir özellikle geceleri serin olabilmektedir.

Lozan Hakkında İlginç Bilgiler

İsviçre’nin Lozan şehri hakkında bilinmeyenler bir hayli fazladır. Şehir ile ilgili ilk bilgi Lozan’ın geçmiş dönemlerde Roma askeri kampı olarak hizmet vermiş olmasıdır. Almanlar II. Dünya Savaşı’nın yaşandığı yıllarda Paris'i işgal ettiğinde, ünlü moda tasarımcısı Coco Chanel’i esir olarak Lozan'a götürmüşlerdir. Savaştan sonra Coco Chanel tekrar Paris'e dönse de Lozan'ı çok sevmiş ve buraya gömülmeyi talep etmiştir. Ayrıca dünyanın ilk otel okulu olan L'Ecole hoteliere de Lausanne, 1893 yılında Ouchy'deki L'Hotel d'Angleterre'de kurulmuştur. Bunun yanında La Cinematheque Suisse, dünyanın dört bir yanından toplamda 70.000’in üzerinde filmin kopyasını içermesiyle meşhurdur.

Lozan, engebeli yapısı nedeniyle kaykay sporuyla ilgilenenlerin dünyadaki bir numaralı adresi olmasıyla da bilinmektedir. 1999 yılında sıcak hava balonunda dünyanın ilk kesintisiz turunu gerçekleştiren bilim insanı Bernard Piccard’ın, Lozan’da doğmuş olması da şehir için ayrı bir gurur kaynağı olmuştur. Şehir o kadar sakin ve huzur doludur ki birçok ünlü isim buraya yerleşmiş ve yaşamlarının kalanını Lozan’da geçirmiştir. Bu isimlerden bazıları Michael Jackson, Freddie Mercury, Charlie Chaplin, Benito Mussolini, Charles Lindbergh, Ernest Hemmingway ve Audrey Hepburn’dur. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlık mücadelesinin teminatı olan Lozan Antlaşması, 24 Temmuz 1923 tarihinde bu şehirde imzalanmıştır.